SULANDIRILMIŞ
Kürtçü, Demokratik Özerklik hedefinde referandumu boykot ederken,
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “türbanı biz çözeriz.” diyordu.
*
Aynı günlerde Orta Doğu’nun emperyali İsrail işgal ettiği Filistin topraklarında,
Filistin’e bağımsız bir devlet bahşi görüşmelerini Washington’da sürdürüyor,
Tel Aviv’de de İsrail Eğitim Bakanı Gideon Saar, evrim teorisinin geçerliliğini sorguluyan,
Bilim Kurulu Başkanı Dr. Gabriel Avital’ı görevden alıyordu!
Bilime inancı olmayan birinin bilimadamları başında görev yapmasına izin vermiyordu!
*
Eşsiz bir devrim ardında Türkiye bölgesinde,
Lâik yapısı, çağdaşlaşma hedefi ve demokratik dinamizmiyle farklılık yaratıyor.
Bu özgünlük vatandaşlarına duyarlılık,dikkat ve sorumluluk yüklüyor.
Elbette bu kalitelerle çağdaş medeniyetlere ulaşmak; özgür ak’lı ve lâik demokrasiyi gerektiriyor.
O nedenle lâik demokrasi; egemenliğin kutsal hilafetten alınıp millete verilmesi anlamına geliyor.
*
Dinin oluşturduğu toplumsal bağ-ortak duyarlılıklar alanında,
Dinin sosyal düzeni belirlememesi ya da millet ile devlet işlerine karıştırılmaması,
Cumhuriyetin değiştirilemez lâik niteliğini oluşturuyor.
Ne ki dini, sosyal ve ekonomik hayatla bağdaştıran kimi sosyal kurumlar ya da cemaatler;
Ekonomik güc olduktan sonra dine bağlı bir hayatın sosyo-politik biçimleyicisi olmak hedefinde,
Yıllar öncesinden bireyi daha yeni yetmeyken Kuran kursundan alıp,
Tüm eğitimi boyunca ve sonra ki yaşamında müridi ya da mücahiti ediyor.
Kürtçünün etnik milliyetçilik kavgası gibi dincinin de lâik ilkeye karşı kavgası artarak sürüyor…
*
Cemaatlerde mürşid 5 şarta haizdir:
Manevi zevke sahiplik,dini ilimleri bilmek,yüksek himmet sahibi olmak,Allah’tan gelene razı olmak ve basiret!
Mürid’ te 5 şart ta;
Beklenenin aksi de olsa emre uymak, haramdan kaçınmak,yakınlarının hürmetini muhafaza, hukukunu koruma,
Ve aklı bir tarafa bırakarak mürşidin emrine ölümüne bağlılık göstermek…
*
Üniversiteler ise yüzyıllar süren bilimsel bilgi üretme sürecinde,
Çağdaş bilimin çeşitlilik, süreklilik, yenilik ve ayıklama nitelikleriyle,
Hocaları,yayınları, öğrencileri ve etkiledikleri toplumsal alanla;
Ülkenin uluslar camiasında özgürlük ışığını oluşturuyor…
*
Cemaatlerin ve dinci siyasetin lâik ilkeyle savaşımında,
Anne,eş ya da iş kadını olmak vasfıyla hanımlar da hem mürid hem mücahittir.
Ya da bir siyasetin mahalleden- parlamento düzleminde uygulanmasının askeridirler.
Bir vecibeyi tahrif ederek türbanın bir dini simge olarak cumhuriyetin lâik niteliğine karşı duruş olması,
Anayasa Mahkemesinin 1988,1991 de, Danıştay’ın 1999 da, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 2005 kararlarıyla,
Üniversitelerde kullanılması lâik eğitim gereği yasaklanmış bulunuyor.
Lâik ilkenin değişmezliği ve emsal teşkil etmesi türbanın serbest bırakılmasını engelliyor.
*
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “türbanı biz çözeriz” demesi ardından,
Başbakan Erdoğan’ın “haydi o halde ” gazı,
CHP nin kimsenin kılık-kıyafeti ile ilgili olmadığı söylemini geliştirmiş,
YÖK Başkanı Prüfüsör(!) durumdan vazife çıkarmaya yönelmiştir.
Kılıçdaroğlu, CHP nin lâik söylemini tamamen değiştirmiş,
Anayasal veya yasal düzenlemeler dışında kıyafet özgürlüğünü benimseyen tutumuyla,
Türban yasağını fiilen çözmüştür.
Onlar artık başörtülüdürler…
AKP iktidarının türban konusunda çıkaracağı yasaya CHP arkasını dönecektir…
*
CHP de bir komplo ve ardından yeni Genel Başkanın,
Doğrusu daha ilk dakikada dejenere ettiği lâik ilke bağlamında;
Dünün türbanlısı bugünün başörtülülerinin yarın kamu yerlerinde özgür çalışma talepleri,
Heybeliada ruhban okulu,
Diyanet İşleri Başkanlığı,
Lâik hukuk yanında örfî hukuk,
Lâik eğitim yanında dini eğitim ve benzeri taleplerde,
Üstelik “Kürt Sorununu da biz çözeriz!” demesine rağmen şimdilik şükür o konuda laf etmemesine,
Rağmen Atatürk ilkelerine duyarlılığı,dikkati ve sorumluluğu endişe uyandırıyor.
*
Çünkü Ulu Atatürk’ün “hayatta en hakiki mürşid ilimdir” hedefine rağmen,
İnanmam! Bizim yöneticiler bir yahudi kadar etmiyor mu?
Bilgiyi herşeyin önüne alıp akıl ve şuurla hamdetmesini bilecek kadar da mı değiller?
Deme yahu!
Bir yanıt yazın