EGEMEN BAGISDAN HABERLER

Sevgili Dostlar,

Türkiye’nin 45 yıl boyunca gelgitlerle dolu Avrupa Birliği süreci 3 Ekim 2005 tarihinde en kritik aşamayı geçmeyi başarmış ve ülkemiz katılım müzakerelerine başlamıştı.

Müzakerelere başlayıp da üyelikle sonuçlandırmayan ülke olmaması, 3 Ekim’in AB-Türkiye ilişkileri açısından arz ettiği önemi daha iyi açıklıyor.

5 yıl sonra bugün de müzakereleri bir an evvel sonuçlandırarak tam anlamıyla AB standartlarında bir ülke olma yolunda kararlılıkla ilerlemeye devam ediyoruz.

Açıkçası bütün bu kararlılık ve samimiyetle attığımız adımların, Avrupa Birliği tarafında hakkaniyetle karşılık bulmadığı, sürecin hak ettiği düzeyde ilerlemediği aşikârdır.

Ekonomisiyle, demokratik vizyonuyla, evrensel hukuk normlarını başarıyla uygulamaya geçirme iradesiyle Türkiye bugün birçok Avrupa Birliği ülkesinden daha ileri bir seviyeye ulaştığı halde, 5 yılda sadece 13 başlıkta müzakerelerin açılması ve halen birtakım siyasi engellemelerin müzakereleri ipoteği altına alması ne mantıkla, ne de Avrupa Birliği’nin taahhütleriyle bağdaşıyor.

Artık bu tür yapay engellemelerle meşgul olmak yerine, vizesiz seyahat gibi, tam üyelik tarihi gibi daha net ve somut tartışmaları gündeme getirmenin zamanı gelmiştir.

Bu bağlamda müzakerelerin 5. yılında daha fazla zaman kaybetmeksizin Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerine yeni bir başlangıcın yapılması, alışılmışın ötesine geçilerek yeni paradigmalarla hareket edilmesi gerekiyor.

Müzakerelere başladığımız değil, tam üyeliği gerçekleştirdiğimiz tarihlerde de buluşmak dileğiyle, geçmişten bugüne, Türkiye’nin Avrupa Birliği sürecine destek veren herkese şükranlarımı sunuyorum.

<<>>

Dear Friends,

After 45 years, the fluctuating progress of Turkey’s European process reached the most critical stage on October 3, 2005, and our country started accession negotiations.

The fact that there is no country that started negotiations and was not able to finish them indicates the importance of the 3rd of October in terms of EU-Turkey relations.

After 5 years, today, we progress with determination to finalize the negotiations as soon as possible and to become a country of EU standards in every area.

In fact, it is obvious that our determined and sincere steps aren’t rightly responded by the EU and the process isn’t at the stage it deserves.

Even though Turkey has successfully put into practice the global principles of law with its economy and democratic vision, and its economy has reached a higher level than those of most European countries today, the political obstructions in negotiations and the fact that only 13 chapters has been opened in 5 years has nothing to do with logic and doesn’t comply with EU’s promises.

Rather than dealing with such artificial obstructions, now it’s time to address more concrete issues like travelling without visa and the date of full membership.

In this context, we have to make a new start in Turkey-EU relations and to come up with new paradigms in the 5th year of the negotiations.

I hope we will meet again when we would have become a full member, and I would like to express my gratitude to everyone supporting Turkey’s EU process.

Sevgili Dostlar, - 100312 bagis

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir