KKTC’de Taşkent Şehitleri anıldı

KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Hasan Bozer, şehitleri anarken geçmişi hatırlamak, ancak geçmişe takılı kalmamak gerektiğine işaret ederek, sağlam bir gelecek inşa edebilmek için geçmişi çok iyi bilmek gerektiğini söyledi.

Rumlar tarafından, Taşkent’te 15 Ağustos 1974’de evlerinden toplanarak katledilen 83 Kıbrıslı Türk, bugün düzenlenen törenle anıldı.

Taşkent Şehitler Anıtı önünde düzenlenen ve protokol sırasına göre anıta çelenklerin konulmasıyla başlayan törende, saygı duruşu, saygı marşı ve saygı atışının ardından İstiklal Marşı eşliğinde bayraklar göndere çekildi.

Taşkent katliamının 36. yıldönümünde düzenlenen şehitleri anma törenine Cumhuriyet Meclisi Başkanı Hasan Bozer, KKTC’nin 1.Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçiliği yetkilileri, bazı bakanlar, komutanlar, diğer yetkililer, şehit aileleri ve vatandaşlar katıldı.

Cumhuriyet Meclis Başkanı Hasan Bozer de törende yaptığı konuşmada, ”1950’li yıllardan başlayarak 1974 yılına kadar süren olaylarda Rumların bütün amacının Kıbrıslı Türkleri bezdirmek, yıldırmak, icabında öldürüp kovarak Kıbrıs adasını Yunan adası yapmak olduğunu” belirterek, ”şehitleri anarken geçmişi hatırlamak, ancak geçmişe takılı kalmamak gerektiğini” kaydetti.

Sağlam bir gelecek inşa edebilmek için geçmişi çok iyi bilmek gerektiğini dile getiren Hasan Bozer, geçmişi yaşamış insanlar olarak yeni nesillere, gençlere o günlerde neler olduğunu anlatmak gerektiğini söyledi.

Kıbrıs’ta 1963 ve 1974 yılları arasında yaşananlara değinen Bozer, 15 Temmuz 1974’te bir darbe olduğunu, darbenin amacının mevcut yönetimi değiştirmek, Nicos Samson’u devlet başkanı yaparak Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamak olduğunu anlattı.

Türkiye’nin 20 Temmuz 1974’te garanti ve ittifak anlaşmalarından doğan haklarını kullanarak Barış Harekatı düzenlediğini ve Kıbrıs Türk halkını kurtardığını ifade eden Bozer, şimdi iki bölgeli bir anlaşma istemekteki temel amacın geçmişte yaşananların tekrarlanmaması olduğunu söyledi.

”Biz artık Anavatanımızın güvencesinde mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşıyoruz” diyen Bozer, anlaşma istediklerini, ancak yapılacak anlaşmada Kıbrıslı Türklerin yaşamsal haklarından vazgeçmesinin mümkün olmadığını vurguladı.

-MUHTARIN KONUŞMASI –

Yukarı Taşkent Muhtarı Durmuş Aşandır da, 1. ve 2. Kıbrıs Barış Harekatı sırasında çok kanlar döküldüğünü, Türk Barış Kuvvetleri karşısında tutunamayan ve bozguna uğrayan Rum ordusunun ve ona bağlı Rum çetelerin yenilgilerinin acısını, silahsız ve korumasız Kıbrıs Türk insanından çıkarmaya çalıştıklarını anlattı.

Aşandır, birçok köyde Kıbrıs Türküne eziyet edildiğini, birçok insanın bilinmeyen yerlere götürülerek öldürüldüğünü, bazı köylerde toplu katliamlar yapıldığını belirtti.

14 Ağustos 1974’de 2. Barış Harekatı başlar başlamaz eli silah tutabilecek durumda olan 84 Taşkentli’nin Limasol esir kampına götürülecekleri güvencesiyle teker teker evlerinden toplanarak önce Rum okuluna götürüldüğünü, ardından da 15 Ağustos sabahı iki otobüsle Yersa civarındaki bölgeye götürülerek hunharca katledildiklerini anlatan Aşandır, katliam haberini şans eseri katliamdan kurtularak İngiliz üslerine sığınan Suat Kafadar’dan öğrendiklerini anımsattı.

Bugün şehitleri büyük bir saygı ve özlemle andıklarını söyleyen Aşandır, ”Bu katliamları yapanları lanetliyoruz ve er veya geç hukuki zeminlerde bunlardan hesap soracağımızı belirtmek istiyoruz” dedi.

Şehitlere de seslenen Aşandır, ”Şimdi nerede yatıyorsanız yatınız, naaşınızı KKTC topraklarına getirip sizleri bağrımıza gömmek, sizlere layık bir anıt mezar yaptırmak andımız olsun” ifadesini kullandı.

Törenin ardından Taşkent Şehitler Müzesi gezildi. Akşam Taşkent Camii’nde şehitler için mevlit okutulacak.

aa

KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Hasan Bozer, şehitleri anarken geçmişi hatırlamak, ancak geçmişe takılı kalmamak gerektiğine işaret ederek, sağlam bir gelecek inşa edebilmek için geçmişi çok iyi bilmek gerektiğini söyledi. - kktc bayragi

Yorumlar

  1. Salih Mehmet Ersoy avatarı
    Salih Mehmet Ersoy

    Rumlar q964 yılında Kçk Kamaklıyı işgal ettikleri zaman, insanlar Hanitköy’e gidip oralarda çadırlarda yaşamaya başlamışlardı. R.R. Denktaş ikili müzakereler sürürken Kleridsten Küçük Kaymaklı’nın rumların işgalinden kurtarılmasını ve sivil vatandaşlarımızın evlerine dönmlerine izin vrilmesini istediii zaman, Klrides hayır olmaz, kanla alınan kanla verilir demişti. Şimdi Maraş’ı istiyorlar, peki hangi yüzle sormak hakkımızdır. Unuulmasın kanla alınan Maraş, ayni zamanda vakıf malıdır da. Rmlaa iade emek mi? ASLA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir