ERİS ŞURA TOPLANTISINDAYDI

Yüksek  Askerî Şura kararları genellikle yerleşik teamüllerin sürmesini teminen  TSK ya bırakılıyor.
Bu yılın Askerî Şurası; Ergenekon ve Balyoz davaları yargı kararları ve darbe girişimi iddialarıyla,
Terfiler konusunda ve Org.Hasan Iğsız’a  savcılıktan gelen ifade davetiyle;
Ağır kriz ortamında yapıldı.
Balyoz Darbe Planı davasında yargılanan askerler terfi ettirilmedi.
Org.Necdet Özel Jandarma Genel Komutanı Atilla Işık’ın yerine atanırken gelecekte Genelkurmay Başkanı olmasına yol açıldı.
Kara Kuvvetleri Komutanlığına atama yapılmadı.
Atilla Işık’ın Kara Kuvvetleri Komutanlığına atanmasının önü açıldı…
Başbakan kazandı!

*
Akıl; bir perspektifinde yaşamın yüzyıllar boyu değişen şeklinin, bulunduğu  bir kesitini algılıyor,
Diğer perspektifinde o kesitinin şeklini değiştirerek evriliyor.
Bu eşikte toplumsal akıl  ülke  medeniyetini belirliyor.
Yazık ki Türkiye’nin medenî gelişimi; Batının küresel ekonomisi , siyaseti ve kültürünün yansımasıyla oluşuyor!

*
Yazar ve Edebiyat tarihçisi İsmail Habib Sevük,” Avrupa Edebiyatı Ve Biz” kitabında,
Batı medeniyetinin  şu veya bu Avrupa milletlerinin değil, Yunan ve Latin’e eklenmiş Avrupa olduğunu,
Türklerin Avrupalı millet olabilmek için Antikite’yi  ya da Yunan ve Latin’in eserlerinden başlamak üzere,
Diğer Avrupalı  milletlerin eserlerini de öğrenmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Bir yanda kendi kültür kaynaklarımız diğer yandan Avrupa kaynaklarının bilinmesi: zor iştir!
Bu başarı ayrıştırıcı politikalarla  marjinalleştirilen Türk Kültür alanında ancak bireysel  ölçüde kalıyor…
O nedenle batı medeniyetinin Türkiye’ye ekonomik,siyasal ya da sosyo-kültürel yansımaları;
Önce şaşırtıyor, yalpalatıyor, aklını alıyor, sömürüyor  en sonunda teslim almaya çalışıyor…

*
Yunan Mitolojisinde Eris, kanlı savaşların tanrısı Ares’in  kardeşi ve kavganın tanrıçasıdır.
Bir düğünde üzerinde “en güzel kadına” yazdığı altın bir elmayı misafirlerin arasına atıyor.
Tanrıçaların en güçlüsü  Hera,-ki döl bereketini,
Athena; kültürü,
Aphrodite aşkı ve güzelliği,
Ya da üçü birlikte varlığı,birlikteliği ve sevgiyi-muhabbeti simgeliyorlar.
Ve atılan elmayı çekiştirmeye başlıyorlar.
En güçlü Zeus, Troya kralının oğlu  Paris’i -ki felaketi simgeliyor, hakem tayin ediyor.
Üç tanrıça bir çok vaadle Paris’i kandırmaya çalışıyor.
Paris elmayı kendisine en güzel kadını vadeden Aphrodite’e verince Troya Savaşı çıkıyor…

*
1986 Ankara’da ABD Savunma Bakanı Caspar Weinberger ülkesinin ve İsrail’in Orta Doğu güvenceleri için,
Türkiye’nin Musul ve Kerkük’ü almasını ve himayesinde Kürdistan’ı  desteklemesini istiyor.
Planın, Genelkurmay Başkanı Necdet Üruğ tarafından reddedilmesi,
TSK nın  Büyük Orta Doğu Projesi önünde  engel olduğunun teyidi oluyor.
PKK derhal Çekiç Güç birliklerinin  eğitim, lojistik ve stratejik desteğiyle eylemlerini arttırıyor.
Rağmen 1991-92 de Jandarma Komutanı Eşref Bitlis, terör örgütünü tecrit ve bölgeye  güven veren icrasıyla,
Kuzey Irak’ta Kürt Devleti faaliyetine darbe indiriyor, bir uçak kazasıyla ölüyor!
1995 te   Kuzey Irak’a tertiplenen Çelik Hareketi  Kürdistan devletine daha büyük  darbe vuruyor…

*
1996 da Graham Fuller, Paul Henze ve CIA yetkililerinin Türkiye Geleceği Konferansı sonuç bildirgesinde;
TSK nın siyasi sistemin teminatı konumunu yitirmesi gereğinin altı çiziliyor.
2000 de Michael Robert ” Yükselen Hegemon:Türk Stratejisi – Askeri Modernizasyon ArasındaUçurum”kitabında;
Kültürel ve anayasal değişiklik olmadığında,modern silah ve gelişmiş kabiliyette TSK nın  kısa-uzun vade de küresel çıkarların engeli olacağına dikkat çekiyor…

*
ABD nin Irak taleplerine karşı duran DSP-ANAP- MHP koalisyonuna  oluşturulan darbenin ardından,
İktidar olan AKP ye; ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld yazdığı mektubunda,
“Türk Ordu Mensuplarının sizin iradeniz dışında faaliyetlerde bulunduğunu biliyoruz.”diyor!

*
Orta Doğu ekonomisinin,siyasetinin batıya devşirilmesinde “yeniOsmanlı” siyaseti  uygun görülüyor.
Bu idealin gerçekleşmesi için Cumhuriyetin lâik demokrasisinin lâfta kalması,
O nedenle Kemalizmin  suçlanması ve hesaba çekilmesi gerekiyor.
O yüzden Kemalist siyasetin koruyucusu ve kollayıcısı TSK;
2007 den bu yana CIA-MOSSAD orijinli Ergenekon, Balyoz ve diğer birçok davayla yargılanıyor.
Sigaya çekmek için önce gözden düşürülüyor…

*
Konumunu sürekli ABD çıkarlarıyla belirleyen ayrılıkçı Kürt Hareketi de,
“Konfederal ulus,anayasa,siyaset ve vatan” yakın idealinde;
Kemalist siyaset, kollayıcısı ve koruyucusu TSK ile  yüzleşmesi ve hesap görmesi gerekiyor.
Abdullah Öcalan, Kürt Sorunu çözümünde bir gün  Ergenekon, Balyoz ve diğer dava dosyalarının,
TBMM de açılacak  Hakikatleri Araştırma ve Adalet Komisyonunda görüşülmesini  şart koşuyor!
Faili meçhuller sıkça gündeme geliyor…

*
ABD önderliğinde TSK sıkıştırılıyor.
Son olarak Genelkurmayın; Balyoz Darbe Planıyla yapılan ithamların düzmece olduğu,
Hukukun kurgulandığı itirazlarına,
Rağmen  Yüksek Askeri Şura’ da  Başbakan’ın baskıları  galebe çalıyor.

*
Mitoloji günümüzde tekrarlanıyor gibidir.
Eris; sanki Türkiye çıkarlarının  geleceğini belirleyen Şura’ya katılmıştır.
Ortaya, üzerinde “Türkiye Demokrasisi” yazılı  altın bir elma atmış,
Türkiye’nin varlığının, birlikteliğinin ve muhabbet ortamının; elmayı  çekiştirmesine yol açmıştır.
ABD nin derini; elmayı yeniOsmanlıya verince de,
Madem veriyor;işte varlık, birliktelik ve muhabbetin  ahengi birbirinden kopuyor.
Bu tam bir felakettir!
Türkiye, referandum sonucu ardından genel seçimlerde;
Hukukun gücünü de kendine eklemlemiş bir  dehşet  iktidar gücüyle;
Cumhuriyetinin geçmişiyle hesaplaşmaya gidiyor!

*
Türk Ulu’su  Atatürk,
“Gelecek nesillerin, Türkiye’de Cumhuriyet ilanı günü, ona en merhametsizce hücum edenlerin başında,
Cumhuriyetçiyim iddiasında bulunanların yer aldığını görerek şaşıracaklarını asla düşünmeyiniz.
Bilakis,Türkiye’nin münevver ve cumhuriyetçi çocukları, böyle cumhuriyetçi geçinenlerin gerçek zihniyetlerini tahlil ve tesbitte hiç tereddüte düşmezler.” diyor…

Mustafa Kemal Atatürk

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir