ŞEHİDİM,

İsmail Ören

Hakkâri’de, Diyarbakır’da, Zonguldak’ta, İskenderun’da

Vatanı için canını veren şehitlerim,

Bu sıralar sizlerle pek ilgilenemiyoruz.

Kusurumuza bakmayın.

Gazze denilen yerde yaşayan dindaşlarımıza yardım götürmeye çalışıyoruz.

Gazze neresi diye sorarsan,

Yüzyıllar boyunca beslediğimiz,

Kavm-i Necip diyerek seferde asker, barışta vergi bile almadığımız,

Bir milletin yaşamaya çalıştığı yer.

Bizimle sadece dindaşlar.
Hatta senin canına kastedenlere eğitim bile verdiler.
Bir zamanlar İngilizlerle bir olup dedelerimize biraz kalleşlik de yapmışlar
Ama biz onları af ettik.
Ne de olsa onlar Kavm-i Necip*, biz Cehele-i Etrak**
Kendi ırkından ve dininden olanlar pek ilgilenmiyorlar.
Ama biz onların hamiliğini yapıyoruz.
Mümin kardeşlerimiz, bir Büyük Şehir Belediyesinden aldıkları
Gemiyi daha az vergi vermek için Komor adalarına kaydettirdiler
32 devletten topladığı yardımları bu gemiye doldurdular.
Bandırası Komor adaları ama güverteye Türk bayrağı çektiler.
”Barbaros’un leventleri” gibi Allah Allah nidaları ile seyr-ü sefer eder iken
”Musa’nın torunlarına” tosladılar.
Şu anda milletçe bu işle meşgulüz.
Kusura bakmayın sizin adınızı bir anarken,
Laf işitir, yuhalanırız diye Cenazelerinize katılamazken
Onlar için açık oturumlar, gösteri yürüyüşleri tertipliyoruz.
Nede olsa onlar Kavm-i Necip, sizler bizler Cehele-i Etrak’iz
Senin kanın vatan toprağını sularken,
Onların kanı İrem bahçelerine akıyor.
Ne olur kusurumuza bakma şehidim.
Sıra sana gelir mi bilmiyorum ama!
Sen de anla bizi
Bu işin doğasında var
Askerlik yan gelip yatma yeri değil.
Yaşamak için yeraltında terini dökenler,
Sonunda senin gibi kanını da dökmek zorunda kaldı.
Birkaç yüz bin liralık pahalı bir aleti alamadığımızdan
Canlarını kaybettiler.
Ama yaptıkları işin doğasında var.
Kader bu!
‘Kadere iman’ da imanın şartlarından,
İsterseniz müftülere sorun.
Bakanımız görmüş
Çok güzel ölmüşler.
İnşallah sizler de Bakanımızın mazhariyetine kavuşursunuz.
Onlar grizu patlamasından, sizler roketatarın patlaması sonucu
Hayatınızın baharında aramızdan ayrıldınız.
Yüzüm kızarıyor ama Bakanımız dediğine göre
Herhalde teselli edici bir şeydir.
Şehidim! Ölümünüz güzel olmuştur inşallah!
Bizi hoş gör ne olur!
Halimize bakıp ta dudaklarında acı bir tebessüm olursa,
Gözyaşlarımızı tutamayız.
Sen kendin için gözyaşı dökülmesini istemezsin.
Biliyorum!
Biz gözyaşı dökmeyelim diye sen pervasızca tehlikeye atıldın.
Hoş gör bizi!
Senin asaletini ölçmeye endaze yetmez.
Sana seslenenin kim olduğunu merak mı ediyorsun?
Vallahi gemim yok. Çocuklarımız senin gibi askerliğini yapıyor.
İnternetten satış yapan şirketimiz yok.
Pırlanta ile tanışıklığımız lafta. Elimize alıp görmedik.
Düğünlerimizde çok takı takılmıyor.
Düğün sonrası değil zenginleşmek, borçlu çıkıyoruz.
Şimdilik ben,
Ama inanıyorum ki okundukça,
Biz,
Hepimiz olacağız.
Şehidim bizi affedebilecek misin?


* Kavm-i Necip = üstün kavim/millet
** Cehele-i Etrak= Cahil Türkler