Kore Savaşı’nın 60. Yıl Dönümü

Muharip Gaziler Derneği Malatya Şubesine bağlı Gaziler, Kore Savaşı’nın 60. yıl dönümü nedeniyle Atatürk Anıtı’na çelenk sundu.

Muharip Gaziler Derneği Malatya Şubesi Başkanı Bayram Akdemir, Atatürk Anıtı’na çelenk sunduktan sonra yaptığı konuşmada, Türkiye’nin 5 bin 90 kişilik Türk tugayı ile Kore Savaşı’na katıldığını anımsattı.

Türk Tugayı’nın 60 yıl önce katıldığı savaşta aldığı vazifeler sonucu dünyanın takdirini topladığını anlatan Akdemir, ‘Türk askeri, kahraman bir ulusun kahraman evlatları olduğunu dünya devletlerine Kurtuluş Savaşı’ndan sonra bir kez daha göstermiştir’ dedi.

Kore Savaşı’ndan 40 yıl sonra Kore Büyükelçisi’nin ‘Türk milleti kadar soylu, Türk askeri kadar kahraman bir millet tanımadım. Kore Harbi’nde Türk askerinin kahramanlığı bütün dünyaya örnek olarak gösterildi ve hayranlık kazandı. Türk askerinin göçe zorlanan halkımıza ve tutsaklara gösterdiği insani yaklaşımları unutmak mümkün mü?’ dediğini aktaran Akdemir, Türk askerinin Kore’de yalnız kahramanlığı ile değil şefkati ile de tanındığını dile getirdi.

Kore gazilerinden Halil Kaya da (80) gazetecilere yaptığı açıklamada, Allah’ın hiç bir devletin başına savaş vermemesini diledi.

Kaya, şöyle konuştu:

‘Savaş, ateşten daha kötüdür. Kore Savaşı’nı anımsıyorum da oranın halkı gözümün önüne geliyor. Gözlerim yaşarıyor. O halkın perişanlığını, o halkın sıkıntılarını duyduğumuz, gördüğümüz zaman ‘yarabbi bir devlete bunu vermeyesin’ dedik. Kore Savaşı’nda kaç kere çatışmaya girdik. İlk gittiğimizde 26 gün savaştık. Sonra istirahate çekildik. İstirahatte 4 tane oğlan çocuğu gördük. En büyüğü belki 10 yaşında. Anne yok, baba yok bir evde kalmışlar. Babaları harbe gitmiş, annelerini de asker götürmüş, yoktu. Yemeğe ‘cap cap’ derler bunlar. Çocuklar bize ‘cap cap var mı’ dediler. Biz de ‘var’ dedik. Bir ay baktık bu çocuklara. Bir binbaşı vardı, komutanımız. Evi söktü nizamiye yaptı. Kış gelince o çocuklar nereye gitti, bilmiyorum. Aklıma geldikçe diyorum, Allah’ım anne yok, baba yok, bu çocuklar nerede kaldı, ne yaptı?’

İstirahatten sonra ikinci bir cepheye gittiklerini anlatan Kaya, şunları kaydetti:

‘Sabah saat 09.00’da yola cepheye gitmek üzere yola çıktık. Gece yarısı bizi indirdiler. Bir yere geldik. Nöbetçiler nöbet tuttu, biz yattık, hava çok soğuktu, kalktık ki kar yağmış. Kar insanı ne kadar sıcak tutarmış. Kalktık her yer donmuş, çadır kuramadık. İhtiyat taburu olarak 2 gün aç kaldık orada. Burada gece nöbetçisiyim, haber geldi. Takım nöbetçisi dedi ki ‘Askeri kaldır, birinci tabur bunalmış yardıma gideceğiz’. Çantamızı aldık arabalara bindik. Far yok. Alarm lambası yok, düşmüş. Araba yolda bir yerde kaldı, çıkmıyor. Kilometrelerce yürüdük. Ter topuğumuzdan çıktı. Bir saat daha yürüseydik hepimiz soğuktan kırılırdık. İstirahat dediler.’

(YET-AY-ERD) – MALATYA (Anadolu Ajansı) 25.06.2010 13:53