HUKUKUN EGEMENLİĞİ DERNEĞİ
Başbakan ve kurmayları tarafından belirlenen Anayasa değişikliği paketinin bazı sürprizleri içerdiği ve uzlaşmaya açıldığı beyanları üzerine açıklama yapan Hukukun Egemenliği Derneği Genel Başkanı Av.A.Erdem Akyüz; Anayasayı değiştirme çalışmalarının, anayasayı ihlal boyutuna varmaması gerektiğini belirtti.
ANAYASA DEĞİŞİKLİKLERİ BİR HÜKÜMET KARARNAMESİ DEĞİLDİR.
Akyüz “Anayasa üzerinde Başbakan ve bazı kurmaylarının yaptıkları çalışmalar sonucu belirledikleri değişikliklerin açıklanarak, diğer partilerin uzlaşmasına sunulacağı ifade edilmektedir. Anayasanın ilgili maddelerine göre, Anayasa değişikliği konusunda TBMM ve üyeleri yetkilidir. Anayasa değişiklikleri, bir hükümet kararnamesi gibi, Başbakan ve hükümet üyeleri tarafından belirlenemez.” Dedi.
HAZIRLANAN METİN ÜZERİNDE UZLAŞMA ÇAĞRISI
BİR “TABLDOT” ÇAĞRISI GİBİDİR.
“Ayrıca belirlenen metin üzerinde uzlaşmaya davet etmek, bir uzlaşma çağrısı olarak da kabul edilemez. Uzlaşma; değişiklik metni hazırlanmadan yapılmalı ve değiştirilecek hükümler, bu uzlaşma sonucu belirlenmelidir. Değişikliği hazırladıktan sonra, belirlenen bu değişiklikler üzerinde uzlaşmaya çağırmak, bir misafiri tabldot yemeğe mecbur etmeğe benzemektedir.”
SÜRPRİZ METİN VE BEKLENMEYEN DEĞİŞİKLİKLER.
“Değişiklik madde ve isteklerinde bazı sürprizlerin de bulunduğunu söylemek, bu değişikliğin içeriğinin belli olmadığını kabul etmek anlamına gelmektedir. Bir ülkenin temel yasası olan Anayasasının ve üzerinde yapılacak değişiklik isteklerinin içeriğinin ve kapsamının net olarak belli olması zorunludur. Böylesi metinler üzerinde ‘sürpriz’ ibareler bulunamaz. Dizi filmlerdeki beklenmeyen sahne ve sürpriz sonuçlar benzeri, sürpriz anayasa değişiklikleri yapılamaz. Sürpriz değişikliğin sonu, beklenmeyen sahneler olacaktır.”
PARTİ KAPATMA ZORLAŞMALI MI, KOLAYLAŞMALI MI.
“Yapılması düşünülen değişikliklerden birinin de, parti kapatmanın zorlaştırılması ve kapatma davalarının açılabilmesinin, TBMM.nin iznine bağlanması olarak gösterilmektedir. Partiler; sosyal ve siyasal düzeni korumakla yükümlü ve demokratik hayatın vazgeçilmez unsurları olduklarına göre, bu örgütler tarafından işlenen suçların bir sonucu olan ‘kapatma’ işleminin zorlaştırılması değil, aksine kolaylaştırılması gerekir. Kaldıki; TBMM, bir Savcılık makamı olmadığına göre, suç teşkil eden bir fiil sonucu yargısal işlem yapılıp yapılmamasına karar vermesi de mümkün değildir.”
HAMLET’İN “TO BE OR NOT TO BE” SÖYLEMİNDE OLDUĞU GİBİ “BÜTÜN MESELE ANAYASANIN MI, ANAYASAL SİSTEMİN Mİ DEĞİŞTİRİLMEKTE” OLDUĞUDUR.
Shakespeare’nin ünlü eserinde Hamlet’in “To be or not to be, that is the question-Olmak veya olmamak işte bütün sorun burada” dediği gibi, bütün sorun “Anayasanın mı, anayasal sistemin mi değiştirlmek istenmesinde toplanmaktadır.
ÖNCELİK, ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNDE DEĞİLDİR.
Önce toplumsal düzen ve güven sağlanmalıdır. Terör, işsizlik, hayat pahalılığı, yolsuzluk olguları giderilmeli, Türkiye Cumhuriyetinin iç güvenliği ve dış saygınlığı temin edilmelidir. Temel yasalar üzerindeki değişiklikler ancak böyle dingin ve güvenli bir ortam sağlandıktan sonra yapılabilir. Öncelik, anayasa değişikliğinde değildir.” Şeklinde açıklamalarda bulunmuştur.
E.Hukukun Egemenliği Derneği
Basın Bülteni
Bir yanıt yazın