Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Birinci Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, ”Kıbrıs için ölmeye hazır insanlar olarak, şehitlerimizi andığımız bir ortamda, devletimizden vazgeçersek, egemenlikten vazgeçersek, bir kağıt üzerine anlaşma yaparsak 60 anlaşması gibi, sonumuz gelmiş demektir ve Türkiye Kıbrıs’a uzaktan bakacak, Girit’e baktığı gibi…” dedi.
AA
Ankara– Türkiye Muharip Gaziler Derneğini ziyaret eden Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) Birinci Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Kore ve Kıbrıs gazileri tarafından kapıda karşılandı.
Denktaş, yaptığı konuşmada, gazilerle bir araya geldiğinde şükran duygularının ”muazzam” bir şekilde canlandığını ifade ederek, ‘‘Allah hepinizden razı olsun, Barış Harekatı yapılmamış olsaydı bugün Kıbrıs’ta tek bir Türk bile kalmamış olacaktı. Bunların bilinci içinde yaşıyoruz” diye konuştu.
Katıldığı toplantılarda gençlere, ‘‘Siz emanetçilersiniz, hepimiz emanetçiyiz, Atatürk size bu güzel ülkeyi, Cumhuriyeti emanet etti’‘ şeklinde öğüt verdiğini belirten Denktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
”Vatan kimindir? Benimdir, senindir… Kavga etmeye gerek yok. Vatan şehitlerindir, bu topraklarda hür yaşayalım diye, bayrağımız gönderde dalgalansın, düşman tarafından indirilmesin diye can verenlerindir. Kıbrıs’ta yatan 70 bin şehidin kemiklerini sızlatmamak emanetçiler olarak hepimizin görevidir.
Kıbrıs, Türkiye için bir can damarı, bir güvenlik konusu, stratejik açıdan önemli bir Türk adası olmasaydı tabiatıyla Kıbrıs’ta Türkler’in var olması için, Yunan’a Rum’a gitmemesi için Türkiye bu kadar emek, bu kadar para, bu kadar can feda etmezdi. Bunların değerlendirilmesi gerekmektedir.”
“Eşit ortaklık dedik ve kazandık”
1960 Anlaşmalarının meydana getirdiği eşitliği korumak için, ”Bütün Kıbrıs benimdir” diyenlerin karşısına ‘‘Hayır, eşit ortaklık” diyerek çıktıklarını, topraklarını savunduklarını ve gazilerle şehitlerin sayesinde bu mücadeleyi kazandıklarını dile getiren Denktaş, ”Şimdi devam eden görüşmeler KKTC’den vazgeçmek esasına dayanmaktadır. Tek halk, tek egemenlik, tek devlet, Rum ile birleşme ve dünyalı olmak siyaseti güdülmektedir” dedi.
Halkın seçtiği, Türkiye’nin desteklediği makamlara saygılarının sonsuz olduğunu ifade eden Denktaş, şunları kaydetti:
”Türkiye Sayın Mehmet Ali Talat’ın bu esaslar üzerinde yürüttüğü görüşmeleri desteklediğini söylüyor dışa karşı da söylemeye mecburdur ama Türk milletinin Kıbrıs görüşü nedir, milli davası nedir denildiğinde, biz TBMM’de oy birliğiyle alınan karara bakarız ve Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Kıbrıs’a her geldiğinde yapmış olduğu açıklamalara, Sayın Cemil Çiçek’in Kıbrıs’a geldiğinde yapmış olduğu açıklamalara bakarız. Ne derler, ‘Kıbrıs’ın gerçekleri kabul edilmelidir’ derler.
Bu gerçeklerin altını da şöyle çizerler, ‘Kıbrıs’ta iki halk vardır, iki devlet vardır, Türkiye’nin garantörlüğü vardır. Bu gerçekler kabul edilmelidir. Bunlar kabul edilerek iki halkın bir arada yaşayacağı güzel bir anlaşma yapılmalıdır.”
“Türkiye’nin önüne engel koyuyorlar”
Rum kesiminin ‘‘Garanti Anlaşması’‘nı bertaraf etmek için AB’nin yolunu tuttuğunu savunan Denktaş, şöyle devam etti:
”AB, Türkiye’nin önüne bir engel koymak için bu insanları meşru hükümet olarak, 60 anlaşmasına bakmaksızın kabul etti. Türkiye’ye şimdi bu hukuk dışı kuruluşu ‘sen de meşru hükümet olarak kabul et, limanlarını aç, Kıbrıs meselesini hallet’ diyorlar. Sanki Kıbrıs meselesini Türkiye başlatmış gibi.
Kıbrıs meselesini başlatmış olan, desteklemiş olan Rum idaresi ile Yunanistan’ı kabul ediyorlar. Türkiye’ye de bu engeli koyuyorlar. Biz AB’ye giriyoruz diye Kıbrıs meselesinden vazgeçilse dahi ki bunun olacağını ne bekliyoruz ne ümit ediyoruz. Korkuyoruz böyle bir şey zorlanmasın diye. Türkiye’nin önüne başka engeller çıkacaktır.
Kıbrıs için ölmeye hazır insanlar olarak, şehitlerimizi andığımız bir ortamda, devletimizden vazgeçersek, egemenlikten vazgeçersek, bir kağıt üzerine anlaşma yaparsak 60 anlaşması gibi, sonumuz gelmiş demektir ve Türkiye Kıbrıs’a uzaktan bakacak, Girit’e baktığı gibi…”
Ayrılığın derinleştirilmesi yerine halledilmesi gerektiğini vurgulayan Denktaş, ”Nasıl halledilecektir? Kavga isteyenler karşısında soğuk kanlı davranmakla ve onlara kucak açmakla. Türkiye’yi hala Sevr Antlaşmasını kabul etmek istemeyen asi bir devlet olarak görenlerin istediği oyuna gelmemek lazımdır” dedi.
KKTC’de Cumhurbaşkanlığı seçimi
KKTC’de 18 Nisan’da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimine de değinen Denktaş, şöyle konuştu:
”Seçimlerde ‘tek halk tek egemenlik’ üzerine devam eden şimdiki cumhurbaşkanımız var. Onun karşısında milliyetçi güçler, ‘devletim, egemenliğim, Türkiye’nin garantörlüğü devam’ diyen güçler birleşmişlerdir.
Dışarıdan geçen defa yapılan tazyik, ödenen paralar, müdahaleler yine başladı. Geçen defa kandırılmıştı halkımız, ikinci kez kanmazlar inşallah. Bunun için uğraşıyoruz.”
Dernek Başkanı Şükrü Tandoğan da Denktaş’a ziyareti için teşekkür ederek, derneğin faaliyetleri hakkında bilgi verdi. Tandoğan, Denktaş’a plaket sundu.
Konuşmaların ardından Denktaş ve gaziler dernek binası içinde açılan Kore, Kıbrıs ve Çanakkale savaşlarına ait fotoğrafların, bazı savaş aletleri ile asker giysilerinin bulunduğu müzeyi gezdi.