VALİ- KAYMAKAM SATAN, BAŞBAKAN YARDIMCISI:
Rifat Serdaroğlu
Başbakan’ın “ROMAN AÇILIMI” için insanlar, Türkiye’nin her yerinden ücretsiz otobüslere bindirildiler, kumanyaları verildi yetmedi, kişi başı 100 TL harçlıkta verildi ve yaklaşık 12 bin kişi İstanbul’a götürüldü. Yapılan harcamaların kanunsuz olduğunu ve bu harcamaya onay veren Vali ve Kaymakamların sorumlu olacaklarını, kendilerinden bu yasa dışı harcamaların hesabının mutlaka sorulacağını, 15 Mart.2010 tarihli ve “Açılım, Çak Bir Yüzlük” adlı yazımda anlatmıştım.
Kanunsuzluğun ve işlediği suçun belirlendiğini- tespit edildiğini fark eden, Fon Kurulunun Başkanı Başbakan Yardımcısı-Devlet Bakanı Hayati Yazıcı yaptığı yazılı açıklamada, “Biz Fon Kurulunda böyle bir karar almadık, herhangi bir kaynak tahsisi yapmadık” dedi. Yani halk diliyle, verdiği sözlü emirleri inkâr etti ve bu emri uygulayan Vali ve Kaymakamları sattı, onları yargının önüne attı.
İzmir’de arkadaşlarıma izlettiğim, isim, isim ve otobüs plakalarına kadar tespit ettirdiğim olaylara göre, sözünün arkasında duramayan Hayati Bey’e birkaç sorum olacak;
*Siz ve hükümetiniz emir vermediğine göre, kaymakamlar nasıl Buca-İzmir’de Vakıfbank’tan, Hilal-Yenişehir-İzmir’de Konak Ziraat Bankası Şubesinden Roman vatandaşlara para ödettirdiler?
*Kaymakamlar kendi kafalarına göre karar verip, “Bakın Başbakan açılım yapıyor,aman bizde destek olup, 100 otobüs vatandaşı İstanbul’a gönderelim” diyebilme yetkisine sahip midirler?
*Dağıtılan para, Kaymakam ve Vali’lerin keyiflerine göre harcayabilecekleri bir para mıdır?
*Bu fondan seçim zamanı AKP için harcama yapmayı düşünür müsünüz?
Aylardır yazıyorum, “ Değerli Bürokratlar, siz T.C Devletinin Bürokratısınız. Ne iktidarın, ne partilerin ne de tarikat ve cemaatlerin. Gün gelir sap döner, keser döner, hesap vakti gelir, bir bakarsınız ki Yargı karşısında yalnız kalmışsınız. Sizler, önünüzdeki arkanızdaki korumaların, altınızdaki arabaların ve makamların, sizlere DEVLET- MİLLET tarafından verildiğini ve emaneten orada oturduğunuzu bir an bile unutmayacaksınız. Tarih, bu gerçeği unutan ve sonra perişan olan örneklerle doludur, isteyene çok sayıda örnek verebilirim.”
DEVLET ADAMI (!)
Devlet Adamı, ayaküstü her aklına geleni söyleyemez. Hele lise kültürüne bile tam olarak sahip değilseniz, cehaletiniz paçalarınızdan akıyorsa, dünya’yı ve kendi tarihinizi bilmiyorsanız, dokuz defa düşünüp, üstüne dokuz defa da yutkunup sonra konuşmalısınız. Aksi takdirde her ağzınızı açtığınızda, ülkenize ve kendinize kötülük edersiniz, daha da kötüsü alay konusu olursunuz.
Bu sözlerim, genel olarak ortaya konmuş gerçeklerdir. İsteyen istediği kadarını üstüne alsın.
İzmir Milletvekili Canan Arıtmanın, “Kaçak Ermenilere sınır dışı önerisi” üzerine, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu; “Böyle bir karar alınması durumunda Ermenilerin toplu olarak sınır dışı edilişlerinin görüntülerinin basın tarafından yayılacağını ve Türkiye’nin IRKÇILIKLA suçlanacağı kesindir” diye konuştu.
Dışişleri Bakanı’ nın bu beyanının ertesi günü, Başbakan “ İngiltere’de BBC ye, benim ülkemde 170 bin Ermeni var, 70 bini benim vatandaşım, 100 bini kaçak, ama biz idare ediyoruz, Eee ben ne yapacağım yarın?Bu yüz binine, hadi siz de memleketinize” diyeceğim.” Dedi !
Neresini düzeltelim ki?
*Siz Padişah-Sultan değilsiniz. “Sizin vatandaşınız” olmaz, Türkiye Cumhuriyetinin Vatandaşı olur. Sizin tebaa’nız olabilir, onlar EVİNİZDE VE PARTİNİZDE SİZE ŞARTSIZ İTAAT EDEN BİAD KÜLTÜRÜ İLE YETİŞEN KİŞİLERDİR.
* Sözlerinizden, ülkede 100 bin “Kaçak Ermenistan” vatandaşı olduğunu ve bunu bildiğinizi söylüyorsunuz. Kaçak işçi çalıştırmak suçtur. İçişleri Bakanınız ve siz suç işlemektesiniz.
*Türkiye’de her 5 gençten 2 sinin işsiz olduğu, gün gibi ortada duruyor. İran’dan kaçıp gelen “rejim muhalifi” 1 milyon İran’ lı burada yaşıyor. Vize kaldırma saçmalığı yüzünden, Arap ülkelerinden kaçan ve Türkiye’ yi atlama tahtası olarak gören binlerce muhtemel terörist ülkemizde yaşıyor. Neden bunlardan bahsetmiyorsunuz?
*Yarın, herhangi bir Avrupa ülkesinin Başbakanı, aynı şeyleri Türkler için söylese ne cevap vereceksiniz?
Futbol oyuncusu Başbakan’a yine anlayacağı dilden, futbol dili ile bir uyarıda bulunalım;
“CEZA SAHASINDA RAKİBE KASTEN TEKME ATTINIZ, HEM PENALTIYA SEBEP OLDUNUZ, HEM DE KIRMIZI KART GÖRDÜNÜZ. LÜTFEN SAHAYI TERK EDİN”
Sağlık ve başarı dileklerimle, 19. Mart. 2010
rifatserdaroglu@gmail.com
rifatserdaroglu@superonline.com
0 532 2110011
Bir yanıt yazın