FOTOĞRAFTAKi elleri kelepçeli genç adam bir terörist değil.
Bir cani, bir tecavüzcü, soyguncu değil.
Ülkesine ihanet eden bir hain değil.
O bir gazeteci…
Aydınlık Dergisi’nin Genel Yayın Yönetmeni.
Adı Deniz Yıldırım…
Dergide “Beşiktaş Terör Örgütü” başlıklı bir haber yayınladığı ve bu haberde Beşiktaş İstanbul Adliyesi’nde görevli yargıç ve savcıları hedef gösterdiği
iddiasıyla suçlanıyor.
Bu nedenle Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklu.
Pek çok aydın, bilim adamı, gazeteci, yazar-çizer, asker Silivri Cezaevi’ne kapatıldı.
Deniz Yıldırım, 18 Şubat 2010 Perşembe günü tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden ifadesi alınmak üzere İstanbul Adliyesi’ne getirildi.
Elleri kelepçeli, kollarından sıkı sıkı tutan iki jandarma arasında…
Deniz Yıldırım adliyeye girerken kelepçeli kollarını öne doğru uzatarak bağırdı:
“İşte basın özgürlüğü…”
Acı ve hazin dolu bir görüntü.
AKP’liler ve yandaşları koro halinde “Türkiye normalleşiyor…” diyorlar.
“Türkiye demokratikleşiyor…” masalları anlatıyorlar.
“Türkiye sivilleşiyor…” diye nutuk atıyorlar.
Oysa Türkiye ne normalleşiyor, ne demokratikleşiyor, ne de sivilleşiyor…
Türkiye giderek “zıvanadan” çıkıyor…
Türkiye karanlık bir faşizme doğru sürükleniyor.
Bir gazeteci olarak yukarıdaki fotoğraf benim yüreğimi kanattı.
Ben, meslektaşım Deniz Yıldırım’a vurulan kelepçeye isyan ettim.
Ve o fotoğraftan utandım.
Acaba ülkeyi yönetenler, Türkiye’nin normalleştiği, demokratikleştiği, sivilleştiği yalanlarını savuranlar bu fotoğraf karşısında ne yaptılar?
Acaba onlar da utandı mı?
Yazıları posta kutunda oku