Ermenistan’la ilişkilerin normalleştirilmesini öngören protokoller TBMM’ye sunulurken, tasarının gerekçesinde “Türkiye ile Ermenistan Cumhuriyeti arasında İlişkilerin Geliştirilmesine Dair Protokol’ün uygulanması”na ilişkin zaman çizelgesi ve unsurlar da yer aldı.
ANKA
Ankara– Meclis Başkanlığı’na sunulan Ermenistan’la imzalanan protokollerin gerekçesinde, Türkiye’nin komşu ülkelere yönelik izlediği ‘sıfır sorun’ siyasetine vurgu yapıldı. Gerekçede Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana Mustafa Kemal Atatürk‘ün “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh”ilkesi doğrultusunda barışçı, gerçekçi ve tutarlı bir dış politika izlediği belirtilerek şöyle denildi:
“Türk dış politikasının başlıca amacı, bölgesinde barış ve refah temeline dayanan, istikrarlı ve beşeri kalkınmayı sağlayacak bir işbirliği ortamının oluşturulmasıdır. Türkiye’nin sözkonusu genel dış politika ilkeleri, Güney Kafkasya politikasının da temel unsurlarını oluşturmaktadır. Bu bağlamda, bölge ülkelerinin siyasi ve ekonomik istikrarlarının korunarak kendi aralarında barış ve işbirliği içinde yaşamaları ve bu doğrultuda desteklenmeleri önem arz etmektedir. Bu anlayışla Türkiye, uluslar arası hukuk ilkeleri zemininde kapsamlı ve kalıcı barışın sağlanması için mevcut ihtilafların barışçı yollardan çözümlenerek bölgede güvenlik ve istikrarın güçlendirilmesini, uyuşmazlıkların bölgesel işbirliği ve refahın önünde teşkil ettiği engellerin, milli menfaatlere halel getirilmeksizin, ortadan kaldırılmasını hedeflemektedir.”
“Kars Anlaşması’nın bağlayıcılığı teyid edildi”
Gerekçede, Türkiye ile Ermenistan Arasında Diplomatik İlişkilerin Kurulmasına Dair Protokol’le iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasının amaçlandığına dikkat çekildi. Gerekçede “Protokolde iki ülke arasındaki mevcut ortak sınırın uluslararası hukukun ilgili sözleşmelerinde tarif edildiği şekliyle karşılıklı olarak tanındığı belirtilmektedir. Böylelikle Ermenistan ile mevcut ortak sınırımızın hukuki temelini teşkil eden Kars Anlaşması’nın geçerliliği ile bağlayıcılığı bir kez daha teyit edilmiş olmaktadır“denildi. Gerekçede ayrıca protokol ile iyi komşuluk ilişkileri anlayışı ile bağdaşmayacak herhangi bir siyasetin izlenmemesi, ikili ilişkilerde eşitlik, egemenlik ve diğer ülkelerin iç işlerine karışmama ilkelerine uyulması ve ortak sınırın açılması hususlarına vurgu yapıldığı kaydedildi.
“Sıfır sorun politikası”na vurgu
Gerekçede, “Türkiye Cumhuriyeti ile Ermenistan Cumhuriyeti Arasında İlişkilerin Geliştirilmesine Dair Protokol”konusunda ise şu ifadeler yer aldı:
“Anılan protokolde iki halk arasındaki karşılıklı güvenin yeniden tesis edilmesi amacıyla,mevcut sorunların tanımlanmasına ve çözüm tavsiyelerinde bulunulmasına yönelik olarak, tarihsel kaynak ve arşivlerin tarafsız bilimsel incelenmesini de içerecek şekilde bir diyalogun uygulamaya konulması için Türk, Ermeni ve aynı zamanda İsviçreli ve diğer uluslar arası uzmanların da yer alacakları, tarihsel boyuta ilişkin bir alt komisyonun kurulması hükmü yer almaktadır. Böylelikle iki ülke halkları arasındaki önemli tarihsel olaylara ilişkin sorunların tanımlanması ve gerçeklerin gün yüzüne çıkartılması öngörülmektedir. Sözkonusu iki protokolün eş zamanlı olarak yürürlüğe girmesi ve Türkiye Cumhuriyeti ile Ermenistan Cumhuriyeti Arasında İlişkilerin Geliştirilmesine Dair Protokol’ün hükümlerinin bu Protokolün ayrılmaz parçasını oluşturan zaman çizelgesinde belirtildiği şekliyle uygulamaya konulması amaçlanmaktadır. İki protokolün Türkiye’nin komşu ülkelere yönelik izlediği sıfır sorun siyasetiyle uyumlu şekilde, bölgesinde istikrar, barış, güven ve refahın sağlanması amacına hizmet edeceği değerlendirilmektedir.”
İlişkilerin geliştirilmesi takvimi
Protokolün gerekçesinde iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi konusundaki takvim de yer aldı. Buna göre ortak sınır “Türkiye ile Ermenistan arasında İlişkilerin Geliştirilmesine Dair Protokol”ün yürürlüğe girmesinden sonra 2 aylık süre içinde açılacak. İki ülke Dışişleri Bakanının başkanlığında, hükümetlerarası komisyonun ve alt komisyonlarının çalışma kurallarını hazırlamak üzere oluşturulacak çalışma grubu, yine protokolün yürürlüğe girmesini izleyen günden 2 ay sonra çalışmalarına başlayacak.
Hükümetlararası komisyonunun ve alt komisyonların çalışma kurallarının Bakanlar düzeyinde onaylanması, protokolün yürürlüğe girmesinden sonra 3 aylık bir süre içinde, Hükümetlerarası komisyonun ilk toplantısı ise bakanlar düzeyindeki onaydan hemen sonra yapılacak.
İki ülke arasında ‘siyasi istişare alt komisyonu, Ulaştırma, iletişim ve enerji altyapı ve şebekeleri alt komisyonu, hukuki konular alt komisyonu, bilim ve eğitim alt komisyonu, ticaret, turizm ve ekonomik işbirliği alt komisyonu, çevre sorunlarına ilişkin alt komisyon ile iki halk arasında karşılıklı güvenin yeniden tesis edilmesi amacıyla, mevcut sorunların tanımlanmasına ve tavsiyelerde bulunulmasına yönelik olarak, tarihsel kaynak ve arşivlerin tarafsız bilimsel incelenmesini de içerek bir şekilde diyalogun uygulamaya konulması için Türk, Ermeni ve İsviçreli ve diğer uluslar arası uzmanların da yer alacağı tarihsel boyuta ilişkin alt komisyon” olmak üzere toplam 7 alt komisyon kurulacak.
Bu alt komisyonlar ise Hükümetlararası komisyonun ilk toplantısından en geç 1 ay sonra kurulacak.
Yazıları posta kutunda oku