Nabucco ve Azerbaycan

From: [email protected]
To: [email protected]
Subject: DOSYA SAVAŞLARI GELİYOR

Türkiye Azerbaycan’ı yalnız koymak istemedi.  Tam tersine, Azerbaycan Türkiye’ye kardeşliğe sığmayan bir oyun oynadı, yalnız koydu..

Nasıl derseniz, izah edeyim:

nabucco-1nabukco-2

Yalnız Türkiye için değil, Avrupa ve Bölgemiz için de hayati öneme sahip “Nabucco Doğalgaz Boru Hattı” için 13.07.2009 tarihinde Ankara yapılacak imza törenine Azerbaycan da davet edildi. Projenin yapılması, Rusya’nın Avrupa’daki tekel Gaz satıcılığına son verecekti. Rusya başından beri projeyi sabote etme çalışmaları yapıyordu. Bu çalışmalardaki en samimi yandaşları da Türkmenistan ve Azerbaycan idi. Davetli olmalarına rağmen yapılan imza törenine Rusya ve Türkmenistan iştirak etmedi. Azerbaycan ise lütfen bir Bakanını gönderdi.

Başbakan Erdoğan konuşmasında “bu Boru Hattı öncelikle ilk aşamada Azeri gazının taşınmasını, sonraki aşamada ise Türkmenistan, Irak, Suriye, Mısır ve Katar’dan sıvılaştırılmış doğalgazın taşınmasının öngörüldüğünü” ifade ediyordu ama, Kardeş Azerbaycan’ın Cumhurbaşkanı yoktu. Akıllarınca Türkiyeye tavır koymak manasına başka ülkelerin Cumhurbaşkanlarının, Başbakanlarının (*) bulunduğu törene Azerbaycan Cumhurbaşkanı gelmiyor, tam tersine Rusya’ya gidiyordu.

Türkiye Ermenistan’la imzalanacak anlaşmaların görüşmelerini yaparken anlaşmaların en önemli noktası “Yukarı Karabağ” sorunu idi. Rusya, görüşmelerde “Türkiye’nin Yukarı Karabağ şartını koymayacağını” Aliyev’e söyleyerek O’nun Ankara’daki törene gelmesini önlediği gibi, “Yukarı Karabağ” sorununu Türkiye’nin değil, Ermenistan’da büyük nüfuzu bulunan Rusya’nın çözeceğini de söyleyerek Aliyev’e tesir etti. Bu sebepledir ki, İmza törenine gelmeyen Aliyev 4 gün sonra 17.7.2009 da Moskova’ya gitti. “Yukarı Karabağ” sorununu çözecek diye kurulan Minsk Grubu ile bir araya geldi.

İtar-Tass ajansı, Moskova’daki zirveye, Ermenistan Dışişleri Bakanı Edward Nalbandyan, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov, AGİT Minsk Grubu eşbaşkanları Yuri Merjlikin (Rusya), Bernard Fassier (Fransa), Matthew Bryza (ABD) ve AGİT dönem Başkanı Polonya’nın özel temsilcisi Andrzej Kasprzyk’in katıldığını duyurdu.

Minsk, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) şemsiyesi altında Azerbaycan Ermenistan arasında Yukarı Karabağ sorununu çözmek için kurulmuş, ancak Azerbaycan lehine hiçbir çalışmada bulunmamış, aksine işgal atındaki bölgelerde “referandum” yapılarak sorunu Ermeniler lehine çözme teklifinde bulunuyorlardı.. Halbuki Türkiye “Yukarı Karabağ” sorununu Ermenistan ile olan görüşmelerde, hatta Erdoğan’ın Obama ile yaptığı görüşmede bile önemle ele alınıyordu. Obama ile görüşen Başbakan Erdoğan, Minsk Grubu’nun bu süreçte daha etkin yol almasının işi kolaylaştıracağı görüşünü ifade ediyordu.

Tam bu sırada bomba gibi bir olay meydana geldi.

Nabucco imza törenine gelmeyen Rusya, Enerji’de Türkiye’nin kazandığı önemi idrak ederek, ilerde rakip olma yerine ortak olma seçeneğini seçiyordu. Aliyev’in Moskova’ya gidişinden 20 gün sonra Rusya Başbakanı Putin, 08 Ağustos 2009 Ankara’ya geliyordu. Türkiye ile Rusya arasında imzalanan 20 ayrı anlaşma, Türkiye’nin enerji üssü haline gelmesinin yanı sıra orta vadede, Türk halkına da önemli katkılar sağlayacaktı. Anlaşmalar sonucunda Türkiye ile Rusya arasında, doğalgaz fiyatlarının yeniden ele alınması kararlaştırıyordu. Türkiye birçok kez, Rusya’dan aldığı doğalgazın fiyatını yüksek bularak düşürmek istemiş, ama tekel olan Rusya’nın cevabı her defasında “hayır” olmuştu.

Türkiye Doğalgaz ihtiyacının 2/3 ü Rusya’dan almakta idi. Görüşmelerde ayrıca,  Mavi Akım-2 doğalgaz boru hattının İsrail’e uzatılması, Samsun-Ceyhan petrol boru hattı ve Güney Akım doğalgaz boru hattı üzerinde duruldu. Güney Akım’la ilgili projenin imza törenine İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi de katıldı.

Nabucco’ya gereken önemi vermeyen Azerbaycan yönetimi, ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Asya işlerinden sorumlu Müsteşar Yardımcısı Matthew Bryza’nın ağzıyla Türkiye’ye mesaj veriyordu: ”Azerbaycan’ın da Nabuco hattına tedarikçi olmaya hazır olduğunu hatırlatan Bryza bu durumun Ermenistan-Türkiye ve Azerbaycan-Ermenistan ilişkilerini de olumlu etkileyeceğini” söylüyordu.

Diğer taraftan, Minsk Grubunun soruna netice getirmeyeceğini çok acı bir şekilde idrak eden Aliyev şimdi “Minsk Grubu, şimdiye kadar fonksiyonunu ifa edemedi” demeçleri vermeye başladı.

Durum bu olunca; Türkiye’nin Ermenistan ile yaptığı anlaşmalarda “Yukarı Karabağ” sorununun açık olarak yer almamasına Azerbaycan bir şey diyemedi. Deselerdi bile Türkiye’nin cevabı; “Yukarı Karabağ sorununu Rusya-Fransa-ABD’nın bulunduğu MİNSK ve özellikle Rusya tarafından çözülmeye çalışıldığını, Türkiye’nin bu durumda onların alacağı sonucu beklemek zorunda olduğu” şeklinde olacaktı.

Yaptıkları yanlışın farkına vardığını sandığımız Azerbaycan yönetimi, Rusya’nın hem Minsk, hem de Doğalgaz Boru Hattı anlaşmalarında sonucu kendi menfaatlerini düşündüğünü görmüş olmaları gerekir. Bu sebepledir ki Ermenistan ile anlaşmanın imzalanmasına Azerbaycan Hükümetinden değil, milletvekilleri ve basından itiraz sesleri yükseliyor.

Bütün bu durum Azerbaycan halkı tarafından bilinmediği için, onların bize “Türkiye niçin böyle davranıyor” demeleri normal. Ama, işin iç yüzü bundan ibarettir. Buna rağmen Türkiye Kıbrıs’ta olduğu gibi, “Yukarı Karabağ” sorununda da bütün dünyada haklı olduğunu kurnaz siyasetiyle sağlayacaktır.

SON …..

.NOT:

(*) Törene Gürcistan Cumhurbaşkanı Sakaşvili, Avusturya Başbakanı Werner Fayman, Bulgaristan Başbakanı Sergei Stanishev, Macaristan Başbakanı Gordon Bajnai, Romanya Başbakanı Emil Boc, Irak Başbakanı Nuri El-Maliki, AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso katıldılar. Ayrıca, ABD Avrasya Enerji Özel Temsilcisi Büyükelçi Richard Morningstar, Senato Dış İlişkiler Komitesi Cumhuriyetçi Parti Grubu Başkanı Senatör Richard G. Lugar, AB Komisyonu Enerji Komiseri Andris Piebalgs, Almanya Federal Ekonomi ve Teknoloji Bakanlığı Devlet Sekreteri Jochen Homann, Avusturya Federal Ekonomi Bakanı Reinhold Mitterlehner, Azerbaycan Sanayi ve Enerji Bakanı Natık Aliyev, Bulgaristan Ekonomi ve Enerji Bakanı Petar Dimitrov, Gürcistan Enerji Bakanı Aleksandre Khetaguri, AB Dönem Başkanlığı Temsilcisi Mikael Eriksson, Macaristan Ulaştırma İletişim ve Enerji Bakanı Peter Honig, Mısır Petrol Bakanı Amin Sameh Samir Fahmy, Romanya Ekonomi Bakanı Adriean Videanu, Suriye Petrol ve Mineral Kaynaklar Bakanı Sufian Al-Allao, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Direktör Riccardo Puliti, Avrupa Yatırım Bankası Direktör Thomas Barret ve Nabucco Uluslararası Şirketi Yönlendirme Komitesi Başkanı Werner Auli törende hazır bulundu.

Türkiye Azerbaycan’ı yalnız koymak istemedi.  Tam tersine, Azerbaycan Türkiye’ye kardeşliğe sığmayan bir oyun oynadı, yalnız koydu.. - nabucco 1

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir