Selcan TAŞÇI
Soros tarafından fonlanan sivil toplum kuruluşlarının faaliyetleri durduruldu
Kaderde Amberin Zaman’ın kaleminden bal damladığını görmek de varmış. Aktaracaklarımı köşesinden okumayıp, bizzat ağzından duymuş olsaydım, tereddüt etmez büyüklerimizin müjde getiren çocuklara vediği türden bir çam sakızı çoban armağı tutuşturuverirdim eline.
Kars Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş, Kars Gezici Film Festivali, Altın Kaz Film Yarışması, Uluslararası Kafkas Kültürleri Festivali’ni iptal etmiş.
“Kültür Bakanlığı müsteşar yardımcısının festivallere maddi kaynak teklifini” reddetmiş.
“BM Kalkınma Fonu’nun benzer bir teklifini de” geri çevirmiş.
“Anadolu Kültür Vakfı’nın faaliyetlerini de” durdurmuş.
“2006 yılında eski Belediye Başkanı ile imzalanan protokol gereği vakfa kültür merkezi olarak tahsis edilen Halk Eğitim binasını da” Milli Eğitim’e iade etmiş.
“Kars’ın tepesindeki Barış ve İnsanlık Anıtı’nın inşaatı da” durdurulmuş.
Amberin yasta
Benim latife olsun diye “müjde” dediğime bakmayın, ABD’li eşi Erivan’da görevli olan, “Ermeni-Türk ilişkilerine yakın ilgi duyan biri olarak” Zaman, Kars’taki gelişmeler karşısında büyük hayalkırıklığı yaşıyormuş.
“Kars’taki ayıplar saymakla bitmez” diyor.
Allah herkese ayıbın böylesini nasip etsin.
Zaman’ın dediği gibi Kars bir süredir “Türk-Ermeni ilişkilerinin barometresi” sayılıyordu. Bu nedenle de Osman Kavala’nın başkanlığındaki Anadolu Kültür Vakfı buraya “ülkenin 1930’larda ulus bilinci oluşturmak ve onu korumak olarak belirlenen kültür politikasını değiştirecek” yatırımlar yapıyordu. Bugün iptal edilen, durdurulan, reddedilen organizasyonlar ile Kars’ta bugüne kadar 22 bin kişiye ulaşılmış ve onlara “Kürt, Azeri, Terekeme, Türkmen, Tat, Çerkes, Rus, Alman, Şii, Sünni ve Hristiyan” oldukları anlatılmış, “farklılıkları kutsanmış”tı.
Kars’taki faaliyeti durdurulan Anadolu Kültür, AKP’nin iktidar olduğu sene, 2002’de kurulmuş, kâr amacı gütmeden şirketleşti(!) Faaliyet takvimi ile TBMM’den geçirilen AB’ye uyum paketleri arasında hep bir paralellik oldu. Kavala, “Merkeziyetçi kültür politikalarına alternatifler yaratmak” için çalıştıklarını saklamıyordu.
Çokkültürlülüğe övgü
Anadolu Kültür AŞ’nin toplumu ‘asker devlet’ten kopararak ‘sivil alanlara taşımak’ için uğradığı ve halkı sözde sanatla tanıştırdığı şehirlerden Şemdinli, Yüksekova, Trabzon, Malatya ve Diyarbakır son altı yıl içinde üst üste provokatif eylemlere, kanlı cinayetlere, sokak çatışmalarına ve keskin kutuplaşmalara sahne oldu.
Karabağ işgaline rağmen Ermenistan sınırının açılmasını protesto etmek üzere geçtiğimizde Kars’ın benzer bir dönüşüme direndiğini gözlemlimeştik.
Nu mutlu ki Soroscuların maşası olmamayı başarmışlar.
Ne mutlu ki Kars’ı “bembeyaz bir Rus kenti” olarak naftalinlenlemeye çalışanlara, oranın yaşayan bir Türk şehri olduğunu farkettirebilmişler.
Çok güzel hareketler bunlar Amberin, devamını bekliyoruz…