AMERİKAN protestan misyonerler tarafından 1863’te kurulan Robert Koleji, iktidarın “açılım” fırsatını kaçırmadı. Sözde ‘barış’ dersinde, önyargıları kırmak bahanesiyle öğrencilerin alınlarına “Kürt”, “Ermeni” ve “Yahudi” etiketleri yapıştırıldı.
Robert Koleji’nde skandal
Jenifer Sertel, öğrencilerinin derslere çok olumlu tepkiler verdiğini savundu.
Robert Kolej’de etiket rezaleti
Amerikalı misyonerler tarafından kurulan Robert Kolej, AKP iktidarına ’etiketli’ açılımla destek verdi. Barış dersinde öğrencilerin alınlarına ’Kürt’, ’Ermeni’ ve ’Yahudi’ gibi nişanlar yapıştırıldı
Haber: Önsel ÜNAL
Hükümet açılım adı altında sözde Kürt sorununa çareler ararken, Amerikalı misyonerler tarafından İstanbul’da kurulan Robert Kolej’in, iktidara öncülük ettiği ortaya çıktı. Kolej’de geçtiğimiz yıl “Barış Dersi” adı altında hazırlık sınıflarında verilen derslerle, öğrencilerin alınlarına “Kürt”, “Türk”, “Ermeni”, “Rum” ve “Yahudi” gibi etnik ve dinsel kimlikler yazan etiketler yapıştırıldı. Ancak hiçbir öğrenci, alnındaki etikette ne yazılı olduğunu merak etmedi. Her ne hikmetse, çocuklardan bu etiketler aracılığıyla o insanlar gibi hissetmesi istendi, etnik ve dini kimliği nedeniyle bu kişilere önyargılı yaklaşmaması tavsiye edildi.
Müfredata girmedi
Habertürk’ün haberine göre, 147 yıllık Robert Kolej’de özel izinle verilen “Barış Dersi”, daha önce Türkiye ve Yunanistan Kadın Barış Girişimi (WINPEACE) tarafından müfredata zorunlu ders olarak konulmasının önerilmesine rağmen, devlet okullarındaki müfredata girmedi. Robert Kolej’de yaklaşık bir yıldır “Barış Dersi” veren Jennifer Sertel, yaptığı açıklamada, öğrencilerinin derslere çok olumlu tepkiler verdiğini anlattı. Çocukların oyun oynar gibi ön yargılarından kurtulduğunu savunan Sertel, öğrencilerin günlük yaşamlarında da bu derslerin etkilerini gördüklerini söyledi.
Ayrımcılık kalmamış
Sertel, dersten önce yaptığı testlerde “Komşunuzun kim olmasını istemezdiniz?” sorusuna, “farklı din ve ırklardan insanlarla komşuluk yapmak istemediklerini” yazan çocukların, bu derslerden sonra ayrımcı yaklaşımlarından zamanla uzaklaştıklarını belirtti. Boğaziçi Üniversitesi’ndeki Barış Eğitim Merkezi’nin, Milli Eğitim Bakanlığı’nın özel izninden önce de “Barış Dersi” verdiğini, ancak müfredata girdikten sonra hazırlık sınıflarında “Barış Dersi” verildiğini anlatan Sertel, “Bakanlık diğer devlet okulları için bu dersi müfredata sokmadı. Ancak Boğaziçi Üniversitesi’nde Barış Eğitim Merkezi açıldı. Burada öğretmenlere bu dersin eğitimi veriliyor” dedi. AKP iktidarının açılım paketinden sonra çocukların alınlarına yapıştırılan etiketlere “Kürt” etiketini de eklediğini anlatan Jennifer Sertel, “Bu etiketler üzerinde farklı toplumsal statü ve meslekler de yazıyor. Kimine çöpçü, kimine polis, kimine siyasetçi yazabiliyoruz. Bazı etiketlerde dilenci de yazıyor. Sadece etnik ya da dini köken değil toplumsal statü ve meslekler de ayrımcılığa neden olabiliyor. Ancak her öğretmen bu dersi kendisine göre rahat işleyebileceği şekilde verebilir. Çünkü aslında bu konular zor konular” diye konuştu.
Ünlü isimleri mezun etti
İstanbul Robert Kolej, ABD sınırları dışında kurulan ilk Amerikan okuludur. 1863’te Amerikan Protestan misyonerler Christopher Robert ile Cyrus Hamlin tarafından Ermenilere eğitim vermek üzere kuruldu. Zengin bir Amerikalı olan Christopher Robert’in, okula çok büyük miktarlarda yardım yapması nedeniyle okula Robert Kolej adı verildi. Robert Kolej, 1971’e kadar Bebek’teki kampusünde eğitim verdi. Ancak 1971’de çıkarılan bir kanun nedeniyle Robert Kolej, eğitim verdiği seviyeyi, kolejden ’lise’ye çevirmek zorunda kaldı. Amerikan Kız Koleji’yle birleşen Robert Kolej, Bebek’teki kampusünü, üzerinde bir üniversitenin kurulması şartıyla devlete bağışladı ve böylece Boğaziçi Üniversitesi’nin temelleri de atıldı. Kolejin eski müdürlerinden Protestan misyoner George Washburn, hatıralarında öğrencilerin okulu bitirdikten sonra sonra memleketlerinin lideri olacak şekilde yetiştirildiğini ifade etmiş ve böyle de olmuştu. Kolejden mezun olanlar arasında Orhan Pamuk, (Türk milletini sözde soykırımla suçlayıp Nobel ve para ödülünü kapmıştı.) Prof. Dr. Ayşe Soysal (YÖK üyesi. Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü yaptığı dönemde, Bilgi Üniversitesi’nin Dolapdere’deki düzenlenen Ermeni konferansına öncülük etmişti.), Prof. Dr. Tosun Terzioğlu (Sabancı Üniversitesi eski Rektörü. Terzioğlu da ihanet konferansı için yoğun çaba harcayanlar arasındaydı.) ve Can Paker (Soros’un fonladığı TESEV’in Başkanı) gibi isimler dikkat çekiyor.
Robert Kolej’in, Fatih’in İstanbul’u fethederken Boğaz kıyısında inşa ettiği Rumelihisarı’nda kurulması tesadüf değil. İstanbul Boğazı’na hakim bir noktada inşa edilen bu okulu ABD’li misyonerler uzun süre karargah olarak kullandı.
Bu düpedüz ayrımcılıktır
Robert Kolej’deki etiketli eğitim büyük yankı buldu. Muhalefet, uygulamanın bütün okullara sirayet edebileceği uyarısı yaptı
Robert Kolej’de öğrencilerin alınlarına ’Kürt’, ’Ermeni’ ve ’Yahudi’gibi etiketler yapıştırılması muhalefeti ve eğitim dünyasını ayağa kaldırdı. MHP Trabzon Milletvekili Süleyman Latif Yunusoğlu, bu uygulamanın, önümüzdeki günlerde Türkiye genelindeki tüm okullara sıçrayabileceğine dikkat çekti. Yunusoğlu, şunları söyledi: ” Kürt, Çerkez, Laz bütün Türk kimliğini oluşturan bir halktır. Bunları ayrı ayrı ifade etmek Türk milleti içerisinde bir ayrımcılık getirir. Barış dersi adı altında konulan yafta, ancak etiket olarak konulmuş aldatmacadan ibarettir. Milli Eğitim Bakanlığı’nın millilikten uzak böyle bir uygulamaya izin vermesi ülkemizin bölünmez bütünlüğü ve geleceği için çok zararlı bir faaliyettir. Buna tepki göstermemek mümkün değildir. Bugün Robert Kolej’de olur. Yarın bütün okullara da sirayet edebilir. Fevkalade yanlış bir uygulama.
Uygulamayı eleştirdi
CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce de uygulamayı sert bir dille eleştirdi 2005-2006 eğitim yılında Danıştay’ın oy birliği ile Türkçe ve Hayat Bilgisi müfredatını içeriğinde demokratik kültürü ve vatan sevgisi eksik olması sebebiyle iptal ettiğini hatırlatan İnce, “Bu yalnızca Robert Kolej’e özgü bir durum değil. Bugün Milli Eğitim Bakanlığı’nın içerisinde sayısı 50’nin üzerinde AB uzmanı var. Yani bizim sadece ekonomimiz IMF’ye teslim değil. Eğitimimiz de aynı. Yani ekonomi IMF’de, İncirlik ABD de, eğitimimiz AB’nde. Tüm bunların olduğu yerde Robert kolejinde bu tür uygulamanın yapılmasını çok da yadırgamıyorum” şeklinde konuştu.
Ülkeyi bölme projesi
Rehber Öğretmen Sabahattin Başkaya da, Robert Kolej’de başlatılan uygulamayı bir ayrışma projesi olarak nitelendirdi. Bu derslerin, ileride öğrenciler arasında ayrışma ve çatışmayı getireceğini savunan Başkaya, “Bu proje, resmen Türkiye’yi bölme projesidir. Ülkeyi sınıfsal olarak ayırma, projesidir. Kesinlikle ayrışmanın önünü açan bir projedir” dedi.
Bir yanıt yazın