Açılımlara karşı TSK’dan teselli ikramiyesi!

Arslan BULUT

İktidar, Kürt ve Ermeni açılımına devam eder, bu arada şehit cenazelerinde ağıtlar yakılmaya devam edilirken Genelkurmay’dan,  “TSK operasyonlara son vermeli”  diyen DTP’ye cevap niteliğinde bir açıklama geldi:  “Son terörist öldürülünceye kadar operasyonlar sürecek.”
Peki, iktidar, operasyonları durdurduğunu açıklarsa, Genelkurmay ne yapacak? Operasyonların sürüp sürmemesi ile ilgili karar yetkisi Genelkurmay’a mı ait?


Genelkurmay, hükümetin talimatlarını yerine getirmekle görevli olduğuna göre, iktidar istemediği halde operasyonlara devam etmek, meşruiyet açısından nasıl izah edilecektir?
Gerçi Başbakan her zaman terörle mücadelenin süreceğini söylemiştir ama medyaları ile birlikte oluşturdukları havaya bakarsanız, sanki teröristler masum da asıl suçlu TSK! Zaten Ergenekon soruşturması sürecinde birçok mensubu tutuklanan veya yargılanmakta olan TSK’ya yönelik suçlamalar da bu iddiayı ispat için kullanılıyor.


Ergenekon sürecinin ardından Kürt açılımı ve Ermeni açılımı süreçlerinin gelmesi de daha büyük, daha geniş bir planın ürünü! Nitekim ABD, Türkiye-Ermenistan arabuluculuğu ile Kafkaslar’da elini güçlendirmeye çalışırken Rusya’nın Azerbaycan ile başlattığı bölgesel siyasi ve enerji işbirliği gösteriyor ki, asıl hedef Orta Asya, yani Büyük Türkistan coğrafyası
Rusya, buna karşı, Kazakistan, Türkmenistan ve Azerbaycan Devlet Başkanları ile Kazakistan’ın Hazar sahilindeki Aktau kasabasında bir araya gelecek. Rus Dışişleri Bakanlığı, Medvedev’in, Aliyev ile ikili bir görüşme yapacağını ve görüşmede stratejik konuların masaya yatırılacağını, Bakü’nün önceliklerinin de tespit edilmeye çalışılacağını açıkladı.


Türkiye’de ise Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi konusundaki mutabakata ilişkin “iç istişare süreci”  başlatıldı. Yani ikna turları! Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ilk olarak TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin ile görüştü. Davutoğlu,  “Dış politikada hangi adımı atarsak atalım, hangi girişimlerde bulunursak bulunalım, bütün bu politikaların nihai meşruiyet kaynağı yüce Meclisimizdir. Sayın Meclis Başkanımıza bu konuları arz ettim” dedi.
Bize göre ise Amerikan politikalarının Meclis’te onaylanmasına karşı AKP içinde bir çatlak olmaması için şimdiden tedbir alınıyor. Zaten Davutoğlu da “Her şeyden önce yüce Meclisimizin bu konuda hiç bir tereddüt bırakılmaksızın bilgilendirilmesi lazım. Biz bu görevi yerine getireceğiz” diyor.


Büyük plan nihayet netleşmeye başladı. Türkiye’de Amerikan politikalarına direnecek olanlar, Ergenekon sürecinde ezildi, en azından zamanlarını savunma yapmakla geçirmek zorunda bırakıldı. Bu arada, Kuzey Irak’ta enerji hatlarının güvenliğini sağlamak için düğmeye basıldı. Kürt açılımının asıl sebebi budur. Ermeni açılımının sebebi de Türkistan kapılarının doğrudan ABD’ye açılmasıdır. Türkiye bu açılımlar ile kullanılmaktadır. Rusya ve Türk Cumhuriyetleri, asıl hedef kendileri olduğu için bu projeye karşı önlem almak üzere toplanmışlardır. Oysa Türkiye’ye düşen Azerbaycan ve diğer Türk Cumhuriyetleri ile büyük bir entegrasyon planı geliştirmekti.
Bu durumda  “son terörist öldürülünceye kadar operasyonlar sürecek” sözleri teselli ikramiyesi yerine mi söyleniyor acaba?

Arslan BULUT - 7593

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir