14 Ağustos 1974’te esir alınan 5 Rum askerinin öldürülmesi tartışılırken aynı gün 2 km ötede Atlılar ve Muratağa köylerinde 106 sivil Türk canlı canlı gömüldü
Kıbrıs’ta savaşta kaybolanları araştırmak için kurulan komisyonun Serdarlı köyü yakınlarındaki bir kuyuda bulduğu kemiklerin, 14 Ağustos 1974’te Türkler tarafından esir alınan 5 Rum askerine ait olduğunun ortaya çıkmasıyla başlayan tartışma alevlendi. Rumlar ve Yunanlılar “Türkiye savaş suçu işledi” derken Türk tarafı ise aynı gün yani 14 Ağustos’ta aralarında çocukların da bulunduğu 106 sivil Türk’ün Muratağa ve Atlılar köylerinde canlı canlı gömülmesiyle ilgili olayı hatırlattı. KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın yaverinin de bu katliamdan kurtulduğu ortaya çıktı.
MÜCAHİTLER ESİRLERİ VURDU
Bugün 14 Ağustos 2009. Bundan tam 35 yıl önce 14 Ağustos 1974’te Türk Silahlı Kuvvetleri, Kıbrıs’ta 2. Barış Harekâtı’nı başlattı. Ve o gün Ada’da birbirlerinden 2 kilometre uzakta yaşanan iki ayrı olay, savaşın acımasız yüzünü bir kez daha ortaya koydu. Günaydın gazetesi muhabiri olarak savaşa katılan gazeteci Ergin Konuksever o gün Türk askerleriyle beraberdi. Teslim olan Rum askerlerini elleri başları üzerinde diz çökmüş halde görüntüleyen ilk gazeteciydi. İşte o olayın tanığı Ergin Konuksever, önceki gün bir gazeteye askerlerin esir alınışı ve öldürülüşüyle ilgili şunları anlattı: “Serdarlı’da Üsteğmen Ersel Kayan komutasındaki tank, 5 Rum askeri esir aldı. Ersel Üsteğmen esirlere sigara ikram etti. O sırada Bora Tugayı’nın komutanı Tuğgeneral Hakkı Borataş geldi esirleri cephe gerisine götürmek üzere mücahitlere teslim etti. Biz tekrar tanka bindik, biraz uzaklaşmıştık ki silah sesleri duyduk. Hemen tanktan atlayıp silah seslerinin olduğu yere koştum. Mücahitlerin esirleri vurduğunu gördüm. Borataş Paşa geldi. Manzarayı görünce çıldırdı. ‘Size öldürün mü dedim,ne yaptınız sizw’ diye bağırdı.”
RUMLAR DA ÖLDÜRÜYORDU
Konuksever, olayı Lefkoşa’daki Kayıp Şahıslar Komitesi’ne de anlattığını belirterek, “Yanımda ANKA ajansında çalışan Adem Yavuz vardı. Biz daha sonra Yavuz’la Rumlar’a esir düştük. Rumlar beni omuzumdan vurup yaraladı. Hastane bahçesinde de yaralı arkadaşım Adem Yavuz’u karnından vurup öldürdüler. Bu fotoğraflar 11 makara filmden sadece 2’sidir. Rumların elinde bu askerlerin gömülürken ki fotoğrafları da var” dedi. Aynı gün Serdarlı’ya 2 kilometre uzaklıktaki Muratağa ve yakınındaki Atlılar Köyü’nde de Rumlar’ın sivillere yönelik bir katliamı vardı. KKTC Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği Genel Başkanı Ertan Ersan bu acı olayı şöyle anlattı: “Rumlar, 14 Ağustos 1974’te ikinci harekat başladığı gün, 89 kardeşimizi hiç kurşun sıkmadan canlı canlı çoluk çocuk demeden toprağa gömdüler… Aynı gün Atlılar’da ertesi gün 15 Ağustos’ta Taşkent ve Terazi Köyü’ndeki onlarca sivili öldürdüler. 18-19 Ağustos’ta Türk askeri bu köylere girdi. Birleşmiş Milletler yetkililerinin gözetiminde de mezarlar açıldığında korkunç bir manzarayla karşılaşıldı. Eğer Türk askeri gelmeseydi eminim bugün hiçbir Türk, Kıbrıs’ta hayatta kalmayacaktı. Biz özgürlüğümüze 1974’ün 20 Temmuz sabahında kavuştuk. O günden tadını çıkarıyoruz..”