YASAMA İLE TSK YA DUYULAN SAYGI VE GÜVEN AZALMAMALI.


Ülkenin genel yaşamında, orduyu politikanın dışında tutmak ilkesi, Cumhuriyetin sürekli dikkat ettiği önemli bir noktadır. Şimdiye kadar takip edilen bu yolda; Cumhuriyet orduları vatanın güvenilir ve sağlam koruyucusu olarak saygınlığını korumuştur. (1924-Ankara)

Mustafa Kemal ATATÜRK

Değerli arkadaşlar,

Güzel ülkemizin birçok önemli sorunu varken, ne yazık ki zamanımızı kağıt parçalarını tartışmakla geçiriyoruz. Bu yersiz ve gereksiz tartışmalar sırasında Cumhuriyetimizi ayakta tutan kurumlar arasında ve siyasi ortamda büyük gerilimler yaşanmaktadır.

Bu sırada hem Yasama organımız hem de TSK yıpratılmaktadır. Ve ne yazık ki birilerinin çok arzu ettiği gibi bu organlarımıza duyulan saygı ve güvende azalma sözkonusudur. Örneğin, siyasi açıdan çok önemli olan bir yasanın gece yarısı yangından mal kaçırır gibi TBMM den çıkarılmasının nedenini algılamış değilim. Üstelik Anayasamızın ilgili 145. maddesiyle de çeliştiği açıkça belli olan bir yasa. İyi ki, asker kökenli olanların da sivil yargıda yargılanabileceğini içeren bu yasanın çıkarılmasından yaklaşık 10 saat sonra bir basın toplantısı düzenleyen Genel Kurmay Başkanına, gece yarısı çıkarılan bu yasa hakkında ne düşündüğü sorulmadı. Aksi halde Genel Kurmay Başkanı tüm medya ve kamuoyu karşısında oldukça zor durumda kalacaktı.

Bu gün Milli Güvenlik Kurulu toplantısı var. Bu toplantıda askerimize İYİ Kİ BU ASKERLERLE KURTULUŞ SAVAŞINA GİRMEDİK diyerek, ordumuza duyulan saygının azalmasına katkıda bulunacak şekilde açıklama yapan kişi ile kuvvet komutanlarımız karşı karşıya gelecektir. Nasıl bir arada olacaklar merak ediyorum.

Değerli arkadaşlar,

Bugün yapılan TUİK açıklamasına göre, 2009 yılının ilk çeyreğinde ülke ekonomimiz tarihi bir rekor kırarak %13,8 küçülmüştür. Korkarım bu küçülme 2009 yılı boyunca sürecektir. Yani güzel ülkemizin en önemli sorunu, içinde yaşadığımız ekonomik kaosdur. Ayrıca sosyo-kültürel olarak da yaşadığımız birçok sorun var. Bu konuda ülkemizin yetiştirdiği en önemli sosyolog ve araştırmacı Sn. Prof.Dr. Emre KONGAR Cumhuriyet Gazetesindeki dünkü köşesinde dile getirdiği KAGIT YA DA BELGE İLE CAMBAZA BAKITMAK başlıklı yazısını aşağıda sizlerin de bilgisine sunmak istedim.

Umarım yöneticilerimiz ve danışmanları bu uyarılarımızı dikkate alarak, öncelikle güzel ülkemizin ulusal bütünlüğünü koruyacak ve ekonomik gelişmesini devam ettirecek şekilde çözümler üretirler.

Sevgi ve saygılarımla (30.06.2009).

Prof.Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR

NOT:

Güzel ülkemizde halkımız, en fazla trafik kazalarında canını kaybetmektedir. Şimdi tatil zamanı geldi ve yolculuk yapacak arkadaşların, öncelikle arabalarının bakımını yaptırmalarını, trafik kurallarına uymalarını, uykusuz araç kullanmamalarını ve özellikle ülkemizin karayollarındaki kara noktalarda dikkatli olmalarını öneririm.

KAĞIT YA DA BELGE İLE “CAMBAZA BAKITMAK”

Sevgili okurlarım…

Bilirsiniz…

Bozuk Türkçeyle söylenen bir deyim vardır halk arasında:

“Cambaza bakıtmak” derler…

“Dikkati başka yere çekerek aldatmak, malı götürmek, hırsızlık yapmak” anlamına gelir…

Panayırlardaki “ip cambazları” üzerinden üretilmiş bir deyimdir:

Cambazlar ip üzerinde, ellerinde uzun bir denge sopası, bir uçtan öbür uca yürürken…

Kimi zaman dengelerini kaybetmiş veya ayakları kaymış gibi yapıp düşecekmişcesine izleyenlerin yüreklerini ağızlarına getirirken…

Herkes cambazın heyecanlı gösterisine odaklanmışken…

Yankesiciler işe koyulur, seyircilerin ceplerini boşaltır, malı götürür.

* * *

Varsa yoksa belge:

Belge mi, bir kağıt parçası mı…

Gerçek mi sahte mi…

Gerçekse kim hazırladı…

Sahteyse bu komplonun arkasında kim var…

Başarıyla tezgahlanan bir “psikolojik harekat”, bir seyirlik bir oyun!

* * *

Ekonomik kriz devam ediyor…

İşsizlik artıyor…

Çalışanların ücretleri reel olarak düşüyor…

Piyasa daralıyor…

Üretim düşüyor…

İflaslar artıyor…

Toplum yoksullaşıyor…

* * *

ABD Irak’tan çekilmeye, başta Kuzey Irak Kürt Yönetimi olmak üzere ülkedeki tüm sorunları Türkiye’ye ihale etmeye hazırlanıyor…

* * *

Kafkaslarda Rusya-Gürcistan, Azerbaycan-Ermenistan sorunları istikrarsızlık ögesi olmaya devam ediyor…

Bu sorunlar Türkiye’nin dış politikasını, Türk-Rus, Türk-Azeri, Türk-Ermeni, Türk-Amerikan ilişkilerini etkiliyor…

PKK terörü bitmedi…

Amerika bu konuda da aktif olacağına söz verdi ama somut sonuçlar henüz ortada yok…

Obama dönemi başlayınca, “Büyük Ortadoğu Projesine” ve “Türkiye Ilımlı Bir İslam Devleti olmalıdır” saçmalığına bir son verilmiş gibi görünüyor…

Henüz bunların da somut sonuçları görülmedi…

Ama Türk-Amerikan ilişkileri yeni bir döneme giriyor…

* * *

Türkiye’nin Yunanistan’la sorunları askıda…

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sorunu askıda…

Limanların, havaalanlarının Güney Kıbrıs Rumlarına açılması sorunu askıda…

Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri çıkmazda…

Türkiye’nin AB’ye tam üyelik süreci belirsiz…

Müzakereler askıda…

* * *

Bizi cambaza, pardon, kağıt parçası-belge tartışmasına bakıtıyorlar sevgili okurlarım…

Ceplerinize, paranıza pulunuza, özel yaşamınıza, geleceğinize sahip olun!

Ülkenin genel yaşamında, orduyu politikanın dışında tutmak ilkesi, Cumhuriyetin sürekli dikkat ettiği önemli bir noktadır. Şimdiye kadar takip edilen bu yolda; Cumhuriyet orduları vatanın güvenilir ve sağlam koruyucusu olarak saygınlığını korumuştur. (1924-Ankara) - trust guven elele

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir