Terör örgütü, şehirlerde eylem yapmayan Kürt gençlerini hem örgütten atıyor, hem de şehirleri terk etmeleri istenerek okullarını bırakmaya zorluyor.
ANKARA (CİHAN)
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın PKK’nın şehir yapılanması Koma Civakên Kurdistan’a (KCK) yönelik yürüttüğü soruşturmayla ilgili hazırlanan iddianamede terör örgütünün Kürt gençleri nasıl kullandığı gözler önüne seriliyor. Buna göre terör örgütü, şehirlerde eylem yapmayan Kürt gençlerini hem örgütten atıyor, hem de şehirleri terk etmeleri istenerek okullarını bırakmaya zorluyor.
Davanın iddianamesine göre terör örgütü, Gençlik Örgütü’nün uzun süredir İzmir’de eylem yapmamasından dolayı Kürt gençlerin örgütten atılma kararını vermiş. Terör örgütü bu gençlerin İzmir’i terk etmelerini de istemiş. Ancak gençlerin okullarına dönmek istemeleri örgüt kararlarıyla çeliştiği için gençlerin dağa çıkması gerektiğine karar verilmiş. Karara uymayan gençlerin Kandil Dağı’na gelmeleri ve itiraz raporu yazmaları istenmiş. Konunun sözde Türkiye Sözcülüğü’nden değerlendirilip yazılı olarak cevap verileceği ifade ediliyor. Gençlerin ise öldürülme korkusundan 15 gün boyunca İzmir’e giremediği belirtiliyor. Terör örgütü, geçtiğimiz yıllarda İzmir’de birçok kez asker, polis ve sivilleri hedef alan bombalı eylemler gerçekleştirmişti.
İddianameye yansıyan Herdem Kızılkaya ile X/1 Bayan arasında geçen telefon konuşmasına ilişkin bazı satır başları ise şöyle:
H.K: Hemen bir soruşturma, bir toplantı oldu. …arkadaşın katıldığı bir toplantı, ben aktarımları anlatıyorum. …arkadaşın katıldığı bir toplantı oldu. Toplantı sonucunda bir soruşturmaya başladıklarını söylediler, işleyişe ilişkin. Daha sonra soruşturma sonucunda, ekstradan bir karar alacaklarını, önemli değişiklikleri netleştirip sonuçlandıracaklarını söylediğini söylediler. Ondan sonra dediler, biz bir süre bekledik. Bizden hiçbir ifade alınmadı. İfade alınmadı ve sadece çağrılıp bize şey söylendi. Bu soruşturmayı bitirin, sonuçlandırın. Sizin gençlikten atılma kararınız çıktı. Bir de İzmir’i terk etme kararınız çıktı. Bundan rahatsızdılar diyorlardı. Yani en azından hani sonuçta bir soruşturma başlatıldığı zaman, bize de sorulması gerekiyordu. Yani bizim de, bizim de ifademizin alınması gerekiyordu. Ancak bizden ifade alınmadı. Hani bize herhangi bir durum belirtilmedi. Diyor ÖRGÜT kararlıdır. Diyor boşa çıkarmak istemiyoruz. İzmir’den çıktıktan, okulumuz ordadır. Biz sonuç itibari ile Aydın’ı terk eden geçmiş dönemde bir kararlar çıktı. Orada biz SÖZCÜLÜK yapmışız. Birisi, SÖZCÜLÜK de yapmış. Yani biz sonuçta ÖRGÜT kararını boşa çıkarmak istemiyoruz ama ailemize de direnip, ona rağmen ÖRGÜTTE kalmışız gibi yaparız. Şimdi ÖRGÜTTE bize karşılık, oraya birilerini vermezse, biz nereye gideceğiz? Ailemize dönmek istemiyoruz. Fakat bu takdirde, kalmak istemiyoruz. Bu noktada örgütün bu durumu yeniden ele alması gerektiğine inanıyoruz. Ben şunu söylüyorum, ısrarla hani soruşturmanın …… ÖRGÜTTEN şey yapıldığı. Onlar ısrarla dediler ki, bize gerekçesi çok iyi açıklanmadı. Sadece işte, eski yobaz anlayışlarını dayatıyorlar orada dedi.
X/1 Bayan: Bir şey ifade edebilir miyim müsaadenle ya!
H.K: Yukarıdan Mukaddes’in işte şeyi söylediğini, biz bu kararı değiştirmeyiz, isterseniz KANDİL’e gidin. İsterseniz nereye giderseniz gidin, bu karar değişmeyecek. Eğer itirazınız varsa, bir itiraz raporu yazarsınız, durum ele alınır. Dediler, tamam. Çünkü biz bu on gündür, on, on beş gündür hep şurada, burada kalıyoruz. Ne İzmir’e gidebiliyoruz, ÖRGÜT kararı olduğu için de çıkmak, yani bozmak istemiyoruz. Oradan oraya gidiyoruz. Biz bu konuda da elimizden ne geliyorsa da çalışmak istiyoruz. Olmazsa da en azından okulumuza devam etmek istiyoruz. Yani ÖRGÜT buna rağmen yok siz çalışmayın, sizi çalıştırmayız derlerse, okulumuza devam etmek istiyoruz, bir YURTSEVER gibi.
X/1 Bayan: Çünkü biz bu karar iletildikten sonra onlara demişlerse, biz işte TÜRKİYE SÖZCÜLÜĞÜ’ne yapacağız, …yalnız size gelebilirler. Herhalde bir iki gün içinde size gelebilirler, böyle bir durumu anlatmak için. Çünkü kararı ….kabul etmeyecekler.
X/1 Bayan: Sübjektif bir durum yok. Yani düşmanla, şudur budur bir bağlantı yok. Ama objektif bir aşama durumu söz konusu. Yani şimdi İzmir’de biz de toplantılarda değerlendirme yapıyoruz ama hani GENEL YÜRÜTMENİN katılımı şudur budur, ama esasta işin …..gençliktir heval. Orada eylemi yapacak olan, Gençliktir. Burada süreci değiştirecek olan, gençliktir. Orada yani durumu değiştirecek olan, gençliktir yani. Hangi arkadaş gitmişse, eylem yapılmasına doğru düzgün izin vermemiş. Tamam mı? Örgütün mesela bir anlayışını, bir …………….izin vermiyorlar. Bir buçuk yıl önce….. …merkeze gittiğimizde
H.K: Ben şunu da söyleyeyim de, bilgin olması açısından, ben çok konuşmalarına izin vermedim. Çünkü ben soruşturmanın çok basit bir durumda ele alınmadığını biliyorum.
X/1 Bayan: Kalma noktasında ısrar ediyorlar, çıkmıyorlar. Ama biz normalde mesela SÖZCÜLÜĞÜMÜZDE VE YÜRÜTMEMİZDE, Gençlik Örgütünün mesela kararıdır, yer alacak arkadaşların okulunu bırakması gerekiyor. Aktif… …kadro güçlerine katılması gerekiyor. Bunlar mesela geri çekiyorlar, diyorlar ki biz hayır, okulumuzu okuyacağız, alanda da kalacağız, çıkmayacağız da. Böyle bir bütün ölçülerin geri çeken kendine göre uyarlıyorlar, kendileri ele alıyorlar. Yani bir denenen kişi mesela, bir de şunun arkasına saklanarak ……diyorlar ki, biz bu alanda kadrolaşmayız. Ama bu böyle küçümseyen, basitleştiren tamam mı? … gibi mi olacak, yoksa şunun gibi mi olacağız? Alanı basitleşti ama biz …katılacağız. Biz de diyoruz ki, tamam heval,….kadro, merkez bize katılmadıktan sonra bize…istiyoruz zaten onun üzerinden başlattık. Yani geldi böyle var ya Allahım, tüm ortamı nerdeyse sabote ediyor. Her yakaladığı arkadaşı çekiyor. Dediğin gibi dedikodusunu yapıyor. Çekiyor, böyle onlar oturmuş paçasına tamam mı, herkes ….. şu ana kadar bir yıldır merkezden dolayı, orada çalışan herkesle ilgili bir sürü şey toplamışlar. Dün ifade ettiği şeylerde, hani ÖRGÜTÜN yapmasını isteyipte onların yapmadığı şeyler ve bunu da haklı bir şeymiş gibi söylüyorlar. Biz bunu, onu da biraz fark ettik.
X/1 Bayan: Çünkü taviz vermemiz, diyorlar biz okulumuza döneceğiz. Yani düşünsene bu kadar şey yapacaksın, ÖRGÜTÜN EN ÜST DÜZEYİNDE YER ALACAKSIN, sonra hiçbir şey olmamış gibi, gideceksin okuluna devam edeceksin. Bu kadar basit mi? Bir sürü kişiyi okulundan toplayıp, GERİLLACILIĞIN PROPAGANDASINI YAPACAKSIN, sonra gideceksin, okuluna devam edeceksin. Ya şu olabilir mi? Biz onlara ne dedik? Mücadeleye katılmak mı istiyorsunuz? …………….GERİLLAYA katılırsınız……yani en temel kadrosunun içeriği odur. Yönü odur. Siz gençlik örgütünün en üst düzeyinde görev almışsınız, sorumluluk almışsınız, bütün eğitimlerden geçmişsiniz. Bundan sonra …GERİLLAYA Katılacaksın. Madem diyorsunuz bize haksızlık yapılmış, biz bu mücadelede kalmak istiyoruz. (konuşmalar anlaşılmıyor) gelirsiniz …katılırsınız.
H.K: O zaman raporlarını yazar …..yoldaş, biz beraber okuruz. Raporlarına bir cevap ta veririz, yazılı bir cevap veririz. Onları çağırırız, rapor tutanaklarının sonucuna da iletiriz. Hem raporlandığı kararı, örgütün yazamayacağını daha sonra ….bu noktada örgütün ..platformlarının olduğunu yani benzer görünümlü bir cevap veririz,
X/1 Bayan: …konuşuyorlar heval, sen bıraksan var ya! Bıraksan böyle 10 saat konuşurlar yani.
H.K: Tahmin ettim zaten! Onun için konuşmalarına izin vermiyorum.
X/1 Bayan: ……………bu zamana kadar ben onlara …..bizim dedim temel özeleştiri noktamız, burada geç müdahale etmiş olmamız, gerçekten öyle. İzmir’in her dönem durumunu tartışıyorduk ama demiyorduk yani, gençlik örgütü olarak kendi durumumuzu bir müdahale edemiy..
H.K: Tamam yoldaş bir şey yapsınlar.
09.06.2009 Yeni Şafak