Yurtdışındaki Türklerden sorumlu Devlet Bakanı Faruk Çelik, Avrupa’ya göç edenlerin maddi sorunlarının çözüldüğünü ancak dışlanma, eğitim ve sosyal alanlarda eşit fırsatlar tanınmaması, ırkçılık ve asimilasyon gibi yeni sorunların belirdiğini söyledi.
Devlet Bakanlığı ile Hacettepe Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi’nin (HÜSAM) işbirliğiyle düzenlenen “Yurtdışındaki Türkler: 50. Yılında Göç ve Uyum Sempozyumu”, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde dün Ankara’da başladı. Bilkent Otel ve Konferans Merkezi’nde yapılan ve üç gün sürecek programın açılış konuşmalarını Yurtdışındaki Türklerden sorumlu Devlet Bakanı Faruk Çelik, Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Erdener´in yanı sıra Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Uluslararası Göç Örgütü (IOM) Genel Müdür Özel Siyasi Danışmanı Gervais Appave ve Avusturalya cokkültürlülük islerinden sorumlu Devlet Bakanı Laurie Ferguson yaptı.
Devlet Bakanı Faruk Çelik, yurtdışında yaşayan Türklerin kendilerini yaşadıkları ülkenin asli unsuru olarak görmesinden duyduğu memnuniyeti ifade etti. “Günümüz şartları artık göçün daha profesyonel bir şekilde ele alınmasını gerektiriyor. Göçün her kesim için fayda sağlayabilmesi ancak yurtdışında yaşayan insanımızın sorunlarının hep birlikte ve çözüm odaklı yaklaşımlarla ortadan kaldırmasıyla mümkün olacaktır.” dedi. Türkiye’nin Avrupa’daki Türklerle, Avrupa Birliği´ne çoktan girdiğini dile getiren bakan, “Göçmen kitle, göç tarihinin önemli bir bölümünde ne Türkiye ne de gittikleri ülkeler tarafından gerekli şekilde yönlendirilemedi. Buna rağmen 50 yıllık zaman diliminde göçmenlerimizin yaşadıkları ülkede ülke diline vukufiyetleri, sosyal, siyasal ve ekonomik angajmanları önemli bir seviyeye ulaşmıştır. Gelinen bu seviye yurt içinde veya dışındaki vatandaşlarını aynı şekilde ciddiye alan mevcut hükümetle daha da önemli gelişmelere zemin hazırlayacaktır.” dedi.
Avrupa’ya göçün özellikle II.Dünya savaşından sonra siyasi ve ekonomik nedenlerle farklı bir boyut kazandığını belirten bakan, maddi problemlerin çözüldüğünü, ancak dışlanma, eğitim ve sosyal alanlarda eşit fırsatlar tanınmaması, ırkçılık ve asimilasyon gibi yeni sorunların belirdiğini kaydetti. 30 Ekim 1961’de başlayan ve Avrupa, Amerika ve Kanada’ya yapılan göçlerde Türk göçmenlerin iş imkanı elde ederken gittikleri ülkelerin kalkınmasında önemli katkılarda bulunduğuna dikkat çeken Bakan Çelik, “Türkler gittikleri yerlere kültürleri ile de zenginlik kattılar.” dedi. Bazı Avrupa ülkelerinin Türkiye´nin AB üyeliği ile ilgili imtiyazlı ortaklık teklifinin kabul edilemez olduğunu da kaydeden bakan, “Bu 50 yıllık işbirliği ve ortak ekonomik ve sosyal çalımsalar sonucu gelinen seviye ile telif edilemez.” şeklinde konuştu.
Bakan Egemen Bağış ise, dünyanın Müslüman olan önemli bir bölümünün model olarak AB´nin Türkiye´nin üyeliği ile ilgili cevabını beklediğini söyledi.
Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Erdener, “Göç, yaşadığımız yüzyılda teknolojik gelişmeler çerçevesinde kaçınılmaz bir görünüm alan ve tüm insanlığı etkileyen küresel bir olgu haline geldi” dedi. Daha iyi hayat şartları aramakla başlayan göç hikayesinin bugün sosyal, siyasal ve ekonomik açıdan çok önemli açılımlara zemin hazırladığını vurgulayan Rektör Erdener, “Göç, herkes için çok önemli bir potansiyel oluştursa da, bu potansiyelin kullanılması ancak bu tip toplantılarla, karşılıklı anlayış ve çözüm odaklı yaklaşımlarla mümkün olacak” şeklinde konuştu.
Uluslararası Göç Örgütü (IOM) Genel Müdür Özel Siyasi Danışmanı Gervais Appave, bir zorunluluk olarak ortaya çıkan göçün insanları ve dünyayı daha iyi tanımaya yönelik sunduğu imkanlar doğrultusunda sorunlarından çok faydası olduğunu dile getirdi. Avustralya’nın çokkültürlülükten sorumlu devlet bakanı Laurie Ferguson ise göçle gelen sorunların toplumsal huzur ve insan endeksli çözüm arayışları ile ortadan kaldırılabileceğini, ülkesinde gerçekleştirdikleri projelerin başarılı olmasının temelinde farklı açılardan değerlendirmenin yattığını dile getirdi.
50 yıllık göçten kesitler sunan “Göç:Yeni Ülke, Yeni Yaşam ve Yer Edinme Çabası” adlı fotoğraf sergisi ile başlayan program, göçün kısa tarihini ihtiva eden “İşçi İstemişlerdi, İnsan Gönderdik” adlı kısa film gösterimi ile devam etti.
22 May 2009, Friday
DURSUN ÇELİK, ANKARA
Avrupa Zaman
Yazıları posta kutunda oku