AB’YE GİRİŞTE HAVLU ATMAYA NİYETİMİZ YOK

DEVLET BAKANI VE BAŞMÜZAKERECİ BAĞIŞ: “NE KADAR ÇABALARSA ÇABALASINLAR AB’YE GİRİŞTE HAVLU ATMAYA NİYETİMİZ YOK”

MADRİD (A.A) – 12.05.2009 – Şenhan Bolelli – Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, “Gerek içeride gerekse dışarıda direnç odakları ne kadar çabalarsa çabalasınlar bizim AB’ye girişte havlu atmaya niyetimiz yok” dedi.

İspanya’nın başkenti Madrid’de düzenlenen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi toplantısına katılan Bağış, Türkiye’nin AB’ye giriş süreciyle ilgili Türk gazetecilere açıklamada bulundu.

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğine karşı çıkan açıklamalarıyla ilgili “İfade özgürlüğüne saygı duyuyoruz, ama bu onların düşüncesine katılıyoruz anlamına gelmez” diyen Bağış, “AB’ye girmek için kararlılığımızda geri adım atmayacağız” mesajını verdi.

Egemen Bağış sözlerine şöyle devam etti:

“Söz uçar, yazı kalır. AB, 1959 yılından bu yana kararlarını oy birliğiyle alıyor. Bizim müzakerelerimizde açılan son fasılda da 27 ülkenin onayı var. İmtiyazlı ortaklık diyenler sanal bir fikir etrafında dans ediyorlar. Bizi ilgilendiren oy birliğiyle verilen taahhütlerdir. 50 yıllık bir süreci çöpe atacak değiliz.”

7 Haziranda yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde Türkiye’nin AB sürecinin bazı AB ülkelerinde iç politikaya alet edilmesini de eleştiren Bağış, “Şu anda seçilecek AP üyeleri 2014’e kadar görevde kalacak ve Türkiye’nin 2014’te AB üyeliği de çok gerçekçi gözükmüyor. O yüzden Türkiye karşıtı açıklamaların vizyon eksikliğinden kaynaklandığını düşünüyorum. Bir siyasetçi olarak, AP parlamenterlerine, ekonomik sorunlar, işsizlik, enerji, iklim değişikliği, terörizm ve insan kaçakçılığıyla mücadele konularına çözüm bulmalarını tavsiye ediyorum. Önümüzdeki 20 yıla bakarsak Türkiye’nin, Avrupa’daki sorunların çözümünün yüzde 80’inin bir parçası olduğu gözüküyor. Zaman Türkiye’nin lehine işliyor ve Avrupa’nın Türkiye’ye olan ihtiyacını ortaya çıkarıyor” dedi.

Bağış, ABD Başkanı Barack Obama’nın Türkiye’nin AB üyeliğine destek veren sözlerinin bazı AB üyeleri tarafından eleştirilmesinin hatırlatılması üzerine de “Obama’nın destek vermesini biz talep etmedik. Sadece Başkan Obama değil, sürecin içinde olan tüm ABD başkanları ve dışişleri bakanları benzer desteği verdiler. Sonuçta kararı AB ve Türkiye karşılıklı verecek. Amerika sadece fikrini söyleyebilir ve buna da saygı göstermek gerekir” diye konuştu.

Bu arada Madrid’deki toplantı vesilesiyle Danimarka, Polonya, İspanya, İsveç, İsviçre ve Yunanistan’ın Dışişleri Bakan veya Bakan Yardımcıları ile ikili görüşmeler yapan Bağış, Türkiye’nin AB ile müzakere sürecini ve Kıbrıs’ta Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın görüşmelere devam etmesine destek verdiklerini anlattığını, ayrıca ikili ülke ilişkilerini konuştuğunu ve genel olarak olumlu yanıtlar aldığını belirtti.

Devlet Bakanı Bağış, Temmuz ayında İsveç’e geçecek AB dönem başkanlığı sırasında vergilendirmeyle ilgili müzakere faslının açılmasını beklediğini, Türkiye olarak bu faslın açılması için her şeyi yerine getirdiklerini söyledi.

Öte yandan AK Parti hükümetinin Anayasa değişikliğiyle ilgili çalışmalarına TBMM’deki tüm siyasi partileri destek vermeye çağıran Bağış, şunları kaydetti:

“AB ile ilişkilerden sorumlu Devlet Bakanı olarak atandıktan sonra TBMM’de grubu olan tüm siyasi partilerin liderleriyle görüştüm. Sayın Baykal, Sayın Bahçeli ve Sayın Türk ile bürolarında görüştüm. Daha bugüne kadar ‘biz Avrupa Birliği projesine inanmıyoruz size destek veremeyiz’ diyen çıkmadı. Herkes Türkiye’nin AB sürecinin bir devlet politikası olduğunu ve bunun arkasında duracaklarını söyledi. Şimdi herkesi bu sözünün arkasında durmaya davet ediyorum. AB benim projem ya da iktidarın projesi değil. Genci yaşlısı, askeri sivili, Alevisi Müslümanı ya da gayrimüslimi, işçisi işvereniyle herkesin ortak projesi. Çocuklarımızın geleceğinin garantisi olan, Türkiye’de demokratikleşmenin güvencesi olan bir proje. Atatürk’ün bize hedef koyduğu çağdaş medeniyetler seviyesine çıkmanın en önemli aracı. Bu süreçte herkesin samimi olup üzerine düşen görevi gerçekleştirmesini umuyoruz. Sayın Baykal, Brüksel’de söylediklerine sahip çıksın. Brüksel’de söylediklerinin mürekkebi daha kurumadı” diye konuştu.