Dempsey makalesinde, “İki ülke geçen hafta yol haritası konusunda mutabakata vardı. Sınırların açılması ve diplomatik ilişkilerin başlaması öngörülüyor. Eğer başarı sağlanırsa bölgede Ankara’nın etkisi artacak. Artık bölgenin etkin güçleri ABD ya da Avrupa Birliği olmayacak. Eski imparatorluk geçmişi olan Türkiye ve Rusya bölgede nüfuz alanını güçlendirecek.” tespitinde bulundu.

TÜRKİYE’NİN İSTEĞİ İLE ÇALIŞMALAR BAŞLADI

Ermenistan Araştırma Merkezi direktörü Richard Giragosian’dan alıntı yapan uzman Türkiye’nin Ermenistan’la ne ABD ne de AB istediği için ilişkilerini geliştirme kararı almadığını, bunun Ankara’nın kendi dış politikası açısından yararlı olduğuna değindi.

Türkiye’nin dış politikasındaki değişimin Azerbaycan’da kızgınlığa neden olduğunu ifade eden yazar şu ifadeleri kullandı: “Yukarı Karabağ sorunu çözülmeden Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi Bakü’yü tedirgin ediyor.” Diğer taraftan bir kısım Azeri uzmanlar da Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin iyileşmesinin Yukarı Karabağ sorununun çözümüne katkı sağlayacağını düşünüyor. Yukarı Karabağ işgalinin sona ermesi ve Rusya’nın Azerbaycan petrol ve doğalgaz kaynaklarında etkin olması arasında bir paralellik olduğuna değinen uzman, bunun Moskova açısından büyük bir ödül olduğunu söyledi.

Türkiye ve Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesinin Gürcistan’ın da elini zayıflatacağını kaydeden Dempsey şu ifadeleri kullandı: “Ermenistan’ın dış dünya ile bağlantı açısından yeni bir yol bulması, Gürcü yönetimini marjinalleştirecek. Bu da aslında Moskova’nın istediği bir durum. Sonuçta, Rusya ve Türkiye bölgsel süper güç olarak eski nüfuz alanlarına dönmüş olacak.”