ABD’nin ilk siyahi başkanı olan Hüseyin Barack Obama, resmen göreve başladıktan sonra ilk resmi ziyaretini günübirlik olmak üzere komşu ülke Kanada’ya yapmıştı. Denizaşırı ilk ziyaret programına ise Türkiye’yi de almış bulunuyor. Bay Başkan önümüzdeki Nisan ayının ilk haftası Ankara’da olacak…
Bilindiği gibi Obama göreve başladığı 20 Ocak 2009 gününü izleyen günlerde Orta Doğu özel temsilcisi Geroge Mitchell’i, bölge ülkelerine göndermiş, ancak G. Mitchell o günlerde Türkiye’yi teğet geçince Türkiye’de kıyamet kopmuştu? Herkes birbirine “George Mitchell Türkiye’ye neden uğramadı? Yoksa ABD Türkiye’yi gözden mi çıkardı?” şeklinde sorular sormaya ve kendisine göre cevaplar bulmaya çalışmıştı. Hatta G.Mitchell’in orta doğu gezisiyle Başbakan’ın Davos’ta İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’e “One Minute” diyerek posta koymaya kalkışması aynı tarihlere rastlayınca, “Acaba ABD, özel temsilcisini Türkiye’ye göndermeyerek İsrail’den yana tavır mı koymak istiyor?” şeklinde yorumlar bile yapıldı bu ülkede.
Oysa ABD, ne Türkiye’yi teğet geçebilirdi, ne de İsrail’i Türkiye’ye tercih edebilirdi. Çünkü Türkiye, ABD’nin bölgedeki ve dünyadaki çıkarları için vazgeçilmez bir konuma sahiptir. Barack Obama, Türkiye’nin kendileri için vazgeçilmezliğini, önce özel temsilcisi George Mitchell’i 25 Şubat 2009 günü hassaten Türkiye’ye göndermek suretiyle, arkasından da 7 Mart 2009 günü çiçeği burnunda Dış İşleri Bakanı Hillary Clinton’u Türkiye’ye göndermek suretiyle gösterdi. Özel temsilci Geroge Mitchell, İsrail, Batı Şeria, Mısır, Ürdün ve Suudi Arabistan’ı aynı anda ziyaret ettiği halde, Türkiye’ye başlı başına bir ziyaret gerçekleştirdi. Bu durum, en basit tabirle, Türkiye, ABD’nin gözünde diğer 5 ülkeye eşdeğer konumdadır demektir.
Bu konuda abartma yaptığımı zannetmeyin. Gerçekten de öyledir. Türkiye Cumhuriyeti, 600 senelik Osmanlı İmparatorluğu’nun mirasçısı olduğu halde, diğer 5 ülke Osmanlı’nın vaktiyle birer vali veya kaymakamla idare ettiği ülkeler. İsrail Eski Başbakanı Ehud Barak’ın “Osmanlı’nın bir onbaşı ve emrindeki bir manga askerle yönettiği yerleri, biz ordularla yönetemiyoruz!” şeklinde itiraf ettiği gibidir gerçek durum. Türkiye binlerce yıllık devlet deneyimi olan bir ülke, öbürleri ise sınırları oldubittiye getirilmiş ve derme çatma yöntemlerle kurulmuş devletlerdir. Coğrafi konum kıyaslaması ise beyhude bir çaba olacaktır. Bunun için haritaya bakmanız bile yeterlidir…
Bu itibarla olacak; Hüseyin Barack Obama, özel temsilcisi George Mitchell’in, bölgeye yapmış olduğu birinci seyahatte Türkiye’yi teğet geçmesinin, Türkiye’de yaratmış olduğu siyasi travmayı izale etmek için adı geçeni ve Dış İşleri Bakanı H.Clinton’u Türkiye’ye göndermekle yetinmedi, bu sefer de kalktı kendi geliyor! Adam baktı bizim teskin olacağımız filan yok, G. Mitchell ve H. Clinton bizi kesmedi, çaresiz bu sefer de kendi gelmeye karar verdi!
Espri bir yana; dün özel temsilci George Mitchell’in, ilk bölge seyahatinde Türkiye’yi teğet geçmesini kafaya takıp olmadık yorumlar yapan benim gibi boşta gezenin boş kalfası durumundaki boşboğazlar, şimdi de birbirlerine, “Obama acaba Türkiye’ye neden geliyor?” sorusunu soruyorlar ve kendi kendilerine cevaplar bulmaya çalışıyorlar. Evet, biz de aynı gruba dâhil olduğumuz için aynı soruyu biz de soruyoruz; “Obama Türkiye’ye neden geliyor?”. Daha doğrusu “Obama ilk deniz aşırı seyahatini neden Türkiye’ye yapıyor?” Bu yazımızda işte bu soruların cevabını bulmaya çalışacağız.
Aklıma ilk gelen cevap; Hüseyin Barack Obama, TRT tarafından düzenlenen 23 Nisan Uluslar arası Çocuk Şenliğine ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı törenlerine katılmak için geliyor şeklinde! Ancak düşününce bunun mümkün olmadığını görüyorum. Zira hem Barack Obama bu törenlere katılma yaşını çoktan geçti, hem de seyahat programı bu kutlamalara katılmasına engel teşkil ediyor. Hüseyin Barack Obama 6 Nisan 2009 günü geliyor Türkiye’ye. TRT’nin düzenlediği Dünya Çocuk Şenlikleri ise 16-23 nisan arasında. Bu sebeple Obama’nın bu törenlere katılma şansı hiç yok!
Yerel seçimlerde belli bir partiyi desteklemek için geliyor olabilir mi? Bu da mümkün değil. Çünkü o gelince yerel seçimlerin üzerinden tam bir hafta geçmiş, yeni belediye başkanları çoktan yumuşak koltuklarına kurulmuş ve siyasi parsa paylaşımının planlarını yapmaya çoktan başlamış olacaklar. Gerçi eğer bu seyahat bir destekse, rüzgârı (yani haberi) bile yetmiş olmalıdır.
Şarkıcı Hadise’nin “Düm tek tek” şarkısına destek vermek ve Eurovision yetkilileri nezdinde girişimlerde bulunmak için geliyor olabilir mi? Bu da mümkün değil gibi gözüküyor. Çünkü 70.5 milyonluk koskoca Türkiye işi gücü bırakmış Hadise ile meşgul oluyor. Onun için ilave bir desteğe şimdilik ihtiyaç bulunmuyor…
O zaman “Hüseyin Barack Obama Türkiye’ye neden geliyor?” Şimdi isterseniz bu soruya yukarıda vermiş olduğumuz birbirinden sulu cevapları bir yana bırakıp, adam gibi cevaplar bulmaya çalışalım:
1- “Filistin meselesi başta olmak üzere bölgedeki sorunların çözümünde biraz daha aktif olun” demek için geliyor olabilir mi?
2- “Bölge barışına katkıda bulunmak ve arabuluculuk rolü oynamak istiyorsanız taraf tutmayın, Araplar kadar İsrail ile de temas kurun” demek için geliyor olabilir mi?
3- “Siz ne derseniz deyin, Şimon Peres ve İsrail bizim için hayati derecede önemlidir. Bu sebeple ‘One minute’ diyerek İsrail’i ve Şimon Peres’i ‘Tu kaka’ durumuna düşüremezsiniz. ABD olarak buna asla izin vermeyiz” demek için geliyor olabilir mi?
4- “Irak’tan çekilirken bize yardımcı olun, harekâtın maliyetine katılmadınız, hiç olmazsa çekilmenin maliyetine ortak olun ” demek için geliyor olabilir mi?
5- “En kısa zamanda Irak’la olan ilişkilerinizi en üst seviyeye çıkarın ve Irak’ın istikrarı için bize daha fazla yardımcı olun” demek için geliyor olabilir mi?
6- “Pkk ile mücadelede strateji değiştirin. Bu örgütle ilânihaye silahlı mücadele yapamazsınız” demek için geliyor olabilir mi?
7- “İran ile aramızı bulun ve İran’ın nükleer silah yapımına birlikte engel olalım” demek için geliyor olabilir mi?
8- “Afganistan’da başım dertte, bu derdin birazını üstlenin, bu ülkeye daha fazla asker gönderin” demek için geliyor olabilir mi?
9- “20 Nisan’da Ermeniler’e hitaben Kongre’de bir şeyler söylemem, onları teskin etmem gerekiyor. Malum, seçimler öncesinde soykırımı tanıyacağım konusunda onlara söz verdim. Bu sözümden cayma konusunda bana yardımcı olun. Elimi güçlendirin. Örneğin Ermenistan’la olan sınırınızı bir an önce açın” demek için geliyor olabilir mi?
10- “Kıbrıs sorununu bir an önce hala yola koyun. Bunun için evvel emirde limanlarınızı Rum gemilerine derhal açın. Adadaki askerlerin bir kısmını çekin” demek için geliyor olabilir mi?
11- “IMF ile bir an önce anlaşın. Yoksa fena olacak!” demek için geliyor olabilir mi?
Sizce bu 11 cevaptan hangileri doğrudur? “Hepsi” mi diyorsunuz? Evet, cevabınız doğru. Bence de hepsini demek için geliyor Obama. Hem kulağımızı çekmeye, hem de ağzımıza bir parmak bal çalmaya geliyor. Balı çalsın ki; dilimizle dudaklarımı yalarken kulağımızın acısını hissetmeyelim! Sayın Abdullah Gül’ün, geçen yıl Ermenistan’a yapmış olduğu seyahatten sonra, henüz üç ay dolmamışken bu sene içinde arka arkaya olmak üzere; Arabistan’a, Mısır’a, Uganda’ya, Tanzanya’ya, İran’a ve Irak’a yapmış olduğu seyahatleri biraz da bu şekilde okumak gerekiyor. Sayın Gül nasıl ki, Tanzanya’ya sadece safari yapmak için gitmediyse! Hüseyin Barack Obama da tıpkı Papa Ratzinger gibi sadece Sultanahmet Camii’nde huzur duruşu yapmaya gelmiyor!
Dış Politika uzmanı Prof. Dr. Hasan Köni Obama’nın Türkiye seyahatinin amacını “Türkiye’yi Ortadoğu’ya kaptırmamak ve NATO içine çekerek yanında tutmak. ABD, Türkiye’nin Ortadoğu’daki faaliyetlerini, ABD’nin müttefiki olarak sürdürmesini istiyor. Obama dönemiyle birlikte Bush dönemindeki sekiz yıllık korku cumhuriyeti sona erdi. Obama çatışma istemiyor.” şeklinde açıklamış. Dışişleri eski Bakanı Hikmet Çetin ise bu amacı; “Ziyaret, Türkiye’nin stratejik öneminin ve ABD’yle işbirliğinin öneminin bir göstergesi. ABD’nin imajı Bush döneminde dibe vurdu. Clinton’un ziyareti ve mesajları ABD karşıtlığını giderme ve imajı değiştirmeye dönük yeni politikayı ortaya koyuyor. Türkiye, bölgede önemli bir güç. Obama bunun için de geliyor. Obama kampanya sürecince diyaloğa önem vereceğini söyledi. Bush yönetiminin politikası ‘tek başıma çözerim’ şeklindeydi.” biçiminde açıklıyor. USAK Başkanı Sedat Laçiner’e göre ise bu seyahat, “Filistin meselesinde Türkiye’nin anahtar rolünden istifade etmek ve Irak’tan çekilirken Türkiye’yi işin içine sokarak daha az para harcamak” amacına matuf(*).
24 Mart 2009
Ömer Sağlam
______________
(*)Söz konusu açıklamalar için bkz. .
Bir yanıt yazın