|
||||||||
Türk-Amerikan ilişkilerinin Beyaz Saray’daki yeni yönetimle beraber yeni bir döneme girdiğini söyleyen Babacan, Obama’nın Türkiye’ye gelişinin ikili temaslar kapsamında olduğunu vurgulayarak, “Yani çok taraflı bir toplantı değil. Türkiye’yi ziyaret için özellikle geliyor. Medeniyetler İttifakı konu olur mu, İslam dünyasına konuşmayı yapar mı yapmaz mı, o henüz belli değil.” ifadelerini kullandı. Dünyaya önemli bir sinyal Yeni dönemin sinyallerinin yapılan tüm ikili görüşmelerde ele alındığını belirten Babacan, Türkiye’de demokrasi, laiklik ve İslamiyet’in bir arada bulunmasının bütün bölge için önemli bir örnek olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu: “ABD bunu önemsiyor. Obama’nın ilk birkaç ziyaretinden birinin Türkiye’ye olması dünyaya önemli bir sinyaldir. Türkiye’nin 5-6 yıllık dönüşüm örneği dikkat çekiyor.” Ali Babacan, iki ülkenin dış politikadaki temel önceliklerinin tamamen örtüştüğüne de işaret etti. “İstişare-işbirliği odaklı bir döneme giriyoruz” dedi. Washington yönetiminin açık bir şekilde pek çok konuda Türkiye ile beraber çalışmak istediğini kaydeden Babacan, Amerikan Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın Ankara ile Washington’ın stratejik ortak olduğunu önceki yönetimden daha net vurguladığını da belirtti. ‘Soykırım’ deme riski hâlâ var Bakan Babacan, Hillary Clinton’ın Ankara’ya gelişinden önce Amerikan yönetiminin kendisini Obama’nın Türkiye ziyaretine ilişkin bilgilendirdiğini, ziyaret tarihinin ise Washington tarafından ilan edileceğini bildirdi. Röportaj sırasında Babacan’a Ermeni meselesi de soruldu. 24 Nisan’daki anma günü nedeniyle Obama’nın yapacağı konuşmada ‘soykırım’ kelimesini kullanma ihtimalinin olup olmadığının sorulması üzerine Dışişleri Bakanı, Obama’nın seçim kampanyaları sırasında çeşitli kereler Ermeni iddialarını ‘soykırım’ olarak tanıyacağı yönünde taahhütte bulunduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu: “Bunu zaman gösterecek. Ben o noktada hâlâ bir risk görüyorum ama burada önemli olan ABD’nin yeni yönetiminin Türkiye ile ilgili hassasiyetleri, önem verdiği konuları anlaması.” Ali Babacan, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın yayımladığı ve AK Parti hükümetine eleştiriler içeren İnsan Hakları Raporu ile ilgili de açıklama yaptı. Bu meselenin Clinton ile yaptığı görüşmede 1-2 dakikalığına gündeme geldiğini belirterek, “ABD pek çok ülkeyle ilgili her yıl yayımlıyor. Ama burada belli bir grubun işine gelecek şekilde olduğu için patlatıldı. ABD Dışişleri de hatalı olabilir. Clinton’ın kendi kaleme aldığı rapor değil, arka sıralardaki görevliler yazmış, çok büyütmemek lazım.” diye konuştu. Dış Haberler Servisi ‘Obama büyük konuşmayı Türkiye’de yapmayacak’ iddiası Amerikan basını, Barack Obama’nın göreve başladıktan sonraki ilk 100 gün içinde bir İslam ülkesinde yapmayı planladığı konuşmasının yerinin Türkiye olmadığını öne sürdü. New York Times gazetesi, Obama’nın İslam dünyasına vereceği mesajın merkezinin Türkiye olmadığını iddia etti. Washington Post da, ABD Başkanı’nın İslam dünyasına hitap edeceği konuşmasını Türkiye’de yapmasının beklenmediğini kaydetti. Yazıda, Türkiye’yi ziyaret planının, Obama’nın İslam dünyasına yönelik gelişmekte olan diplomatik yaklaşımında, Ankara’nın merkezî önemini yansıtacağı ifade edildi. Obama’nın, Avrupa gezisini Türkiye durağıyla sona erdirerek, “büyüyen bir piyasa, askerî müttefik ve Kafkasya’nın enerji kaynaklarının aktarılmasında kilit bir oyuncu” olan Türkiye’nın önemini vurgulamayı amaçladığı belirtildi. Ancak her iki gazetenin de haberlerini ismi açıklanmayan bir kaynağa dayandırması dikkat çekti. Beyaz Saray’dan Taliban ile görüşmelere yeşil ışık ABD Başkanı Barack Obama, Afganistan’daki durum ile ilgili olarak Taliban’ın ılımlı unsurlarıyla görüşülebileceğini söyledi. New York Times gazetesine konuşan Obama, Irak’ta Amerika’nın, El Kaide ile anlaşmazlığa düşen bazı radikal grupları işbirliği için ikna edebildiğine dikkat çekerek, Afganistan ve Pakistan’da durumun daha karmaşık olmasına rağmen aynı fırsatların bu ülkelerde de yakalanabileceğini kaydetti. Afganistan’a 17 bin ABD askeri daha gönderilmesini geçen ay onaylayan Barack Obama, başkan seçilmeden önce de daha ılımlı Taliban liderleriyle görüşülebileceğini savunmuştu. Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai de Amerikan Başkanı’nın sözlerini destekledi. Obama, gazeteye verdiği demeçte ‘ABD, Afganistan’da kazanıyor mu?’ sorusuna da ‘Hayır!’ cevabını verdi. Uluslararası Kadın Günü nedeniyle başkent Kabil’de düzenlenen bir toplantıda konuşan Karzai, “Sayın Obama ılımlı denen Taliban üyeleri ile barış ve görüşme yolunu kabul etti ve onayladı. Bu iyi bir haber. Bu bizim önceki tutumumuzun onaylanması. Bunu kabul ediyor ve takdir ediyoruz.” diye konuştu. Karzai, El Kaide ile ittifak içinde olmayan Taliban üyelerinin, Afganistan’daki savaşı bitirmek için bu fırsatı kaçırmamaları gerektiğini de sözlerine ekledi. Dış Haberler Servisi |
||||||||
09 Mart 2009, Pazartesi |