Türkiye’de bazı aydınların başlattıkları özür imza kampanyasına Türk Tarih Kurumu Ermeni Masası içerik, zamanlama ve yöntem açısından olumsuz bakmaktadır. Özür metninde geçen “Büyük Felaket” sözü Ermeniler tarafından “Soykırım” ile eş anlamda kullanılan bir ifade olup, aydınlarımızın 1915 olaylarına kamuoyunda haklı olarak Ermenistan penceresinden baktıkları şeklinde bir algılamaya yol açmaktadır. Yine bildiride geçen “İnkar” sözcüğü teknik olarak Yahudilerin başına gelenleri kabul etmeyenlere uygulanan hukukî bir cezai müeyyide doğuran bir ifade olması nedeniyle, açıkça Türk milletini suçlu ilan etmektedir.
Türk Tarih Kurumu Ermeni Araştırmaları Masası, metinde geçen ve 1915 olaylarına “Duyarsız” kalındığı şeklinde suçlamayı ya da kabullenmeyi yanlış ve haksız bulmaktadır. Türk Tarih Kurumu yıllardır Ermeni sorunu ile ilgili yayınlar yapmakta ve uzmanları basında sıklıkla yer almaktadır. 1915 Olaylarının akademik ortamlarda bilimsel ölçüler içerisinde tartışılması öteden beri TTK tarafından savunulmakta ve bu bağlamda Ermeni ve Türk tarihçilerin katılacakları ortak bir tarih komisyonu kurulması konusundaki girişimlere öncülük etmekte, ancak bu girişimleri soykırım iddia sahiplerinden yanıt bulmamaktadır. Ayrıca TTK, I. Dünya Savaşı sırasında bütün Osmanlı vatandaşlarının çektiği sıkıntıların ve yaşadıkları acıları tespit etmekte ve yaşanan bu ortak tarihin önyargısız ve ideolojik görüşlerden olabildiğince uzak bilim adamları tarafından tartışılmasını desteklemektedir. Bu sıkıntıların ihalesinin bu savaşı başlatan Batının üzerinde kaldığı muhakkaktır. Bu gerçek görmezlikten gelinmekte ve gereği derecede ifade edilmemektedir.
Buradan hareketle, TTK, Ermeni araştırmacılar ile birlikte çalışılabilecek her türlü bilimsel girişimlere açık olmuş, 2005 yılında VAT Platformu çerçevesinde Ermeni tarihçilerle belge değişimi yapmış, 2007 yılı Mayıs ayında Oslo’da tarafların tam olarak temsil edildiği ortak bir çalıştaya katılmıştır. Türkiye’de düzenlenen Ermeni sorunu ile ilgili kongre ve sempozyumlara da iştirak etmeyi görev bilmekte, ancak Bilgi Üniversitesi örneğinde olduğu gibi, genellikle bu toplantılara katılım talebi geri çevrilmektedir. Ayrıca Kurum olarak Türkiye ile Ermenistan arasında ilişkilerin normalleşmesi yönünde atılan her türlü adımı desteklemekte, son zamanlarda sıklaşan ilişkilerin olumlu yönde atılmış adımlar olduğunu değerlendirmektedir.
Bu nedenle TTK, özür kampanyasını zamansız, taraflar arasında güven ortamını zayıflatacak ve halkların birbirlerinden uzaklaşmalarına sebep teşkil edecek bir metin ve yeni bir engel olarak görmektedir. Söz konusu metin 1915 Olaylarından sadece bir tarafı sorumlu tutmakta ve bu yüzden özrü gerekli görmektedir. Halbuki tarihte yaşanmış olaylara tarih biliminin metodolojisi doğrultusunda yaklaşılmalı ve tek tarafın görüşlerini kabul ettirmeye yönelik kamuoyunu yanlış bilgilendiren girişimlerden uzak durulmalıdır. Aydınların sorumluluğu da bu yönde olmalıdır. Tarih bir kan davası alanı olmaktan çıkarılmalı ve tarihçilere bırakılmalıdır.
TÜRK TARİH KURUMU