Hasan ÜNAL
AMERİKAN basınından sızan haberlere inanacak olursak, Barzani Bulgaristan’dan birkaç uçak dolusu hafif silah almış. Bu silahlar hava yoluyla Erbil’e indirilmiş. Güya Amerika bu silahların alındığını Bulgaristan tarafından öğrenmiş.
Bu haberlerde inanmamızı zorlaştıran birkaç husus hemen göze çarpıyor. Öncelikle Barzani’nin Amerika’dan habersiz ve Amerika’dan bağımsız olarak hareket ettiğine ve silah sipariş ettiğine inanabilmek için herhalde Amerikalı basın mensubu olmak gerekir. İkincisi kısa bir süre önce NATO üyesi olmuş olan Bulgaristan’ın Amerika’dan habersiz ve bağımsız olarak Barzani’ye silah satmış olması hiç inanılacak bir haber değil. Bulgaristan Amerika aracı olmadan Barzani’yi muhatap kabul etmez. Ciddiye almaz. Silah satmaz. Ne Demek Lazımdır?
Bu silah alım meselesi muhtemelen Amerikan Merkez Kuvvetleri Komutanlığı’nın organize ettiği bir iştir. Amerika’nın Irak’ı işgal ettiği 2003 yılından bu yana Türkiye ile uğraşan; Türk Silahlı Kuvvetleri’ni küçük düşürmek için birbiri ardına proje üreten ve uygulayan Florida (Tampa)’daki Amerikan Merkez Kuvvetleri Komutanlığı (CENTCOM)…
Çuval işini yapanlar da onlardı… Barzani ve Talabani ikilisinin Kerkük şehrinin nüfus yapısını değiştirmesine göz yumanlar hatta açıktan destek verenler de onlardı Türkmenlerin Barzani ve Talabani gruplarına ezdirilmesi işini tezgâhlayanlar da onlardı Amerika sanki Türkiye ile uğraşsın diye bir ordu kurmuş gibi…
Onlar Barzani’yi zaten silahlandırdılar. Barzani’ye ait tugaylar doğrudan Amerikan silahları ile ve Saddam’ın ordusundan kalan ağır silahlarla teçhiz edildi. Her ne ihtiyaçtan doğduysa ve Bulgaristan’dan silah almak gerekti ise, bunu bilemeyiz. Ama bunu organize edenler de çok kuvvetle muhtemelen Amerikalılardır. Pentagon grubudur çok muhtemelen. Aksi takdirde, Bulgaristan gibi Amerika ile ilişkilerini olabildiğince geliştirmiş durumda bulunan ve bu arada komşusu Türkiye’yi de pek rahatsız etmemek için elinden geleni yapan bir Bulgaristan sadece Barzani istedi diye silah satmaz. Eğer satıyorsa, bu işin içinde mutlaka Amerika vardır.
EĞER bu iş gizli bir şekilde kotarıldıysa Amerikan basını neden ifşa ediyor? Haberi veren gazete, yönetimden bazı kişilere dayandırarak, Amerika’nın bu işten sonradan haberdar olduğundan dolayı rahatsızlık duyduğunu neden ifade ediyor? Bütün bunlar da tezgah olamaz. Muhtemelen Amerika’da yönetim içi bazı çekişmeler de söz konusu. Eğer Bulgaristan’dan silah alma işini Pentagon ile alakalı kişi ve kurumlar organize ettiyse, acaba dışişleri kaynakları bu bilgileri basına sızdırıyor olabilir mi? Ve eğer öyleyse, dışişleri çevrelerinin bu haberi sızdırmaktaki stratejik amacı ne olabilir? Yoksa onlar, Barzani’nin devletleşme yolunda attığı adımların ve silahlanma girişimlerinin Iraklı Araplar ile Barzani arasında bir çatışmaya sebep olabileceğinden mi endişe ediyorlar?
Barzani ateşle oynuyor…
BARZANİ’NİN Bulgaristan’dan silah aldığına dair haberlere en fazla tepkiyi Irak merkezi hükümeti ve bizzat Başbakan El Maliki gösterdi. Uzunca bir süreden beri El Maliki hükümeti ile Barzani’nin arasının soğuk olduğu hissediliyor. Barzani yönetiminin Avrupalı ve Türk şirketlere verdiği petrol arama ruhsatlarından, Kerkük petrollerinin gelirlerinin merkezi yönetimin bütçesine aktarılıp aktarılmayacağına kadar bir dizi sorun taraflar arasındaki ilişkileri gergin tutuyor. Merkezi hükümet ile Barzani arasındaki tartışmaların ana kaynağı ise kuzeyde bir devlet kurulup kurulmayacağıyla ilgili. Barzani Irak’ı bölme plan ve girişimlerine devam etmek istiyor. Değişen şartları hesaba katmıyor ve aslında Amerika’nın da başını belaya sokması muhtemel. Merkez Kuvvetler Komutanlığı da yönetim skalasında Barzani’den pek farklı görünmüyor. Onlar da adeta aşiret gibi ordu yönetiyorlar. Kuvvet kullanarak her şeyi yapacaklarını zannediyorlar.
Barzani’nin anlaması gereken bazı gerçekler var; ama o anlamamakta ısrar ediyor. Şartlar 2003-2006 arasındaki gibi değil. O zaman Sünniler ile Şiiler arasında kanlı bir iç savaş çıkmasına neredeyse kesin gözüyle bakılıyordu. Onlar birbirlerini doğrayacaklar; sonra da Irak Şii bölgesi, Sünni bölgesi ve kuzeyde de kukla devlet olmak üzere üçe bölünecekti. Ama o senaryolar artık büyük ölçüde geride kaldı. Ancak akademisyenlerin ilgi alanındaki mevzular haline geldi. Şimdi Araplar büyük ölçüde Irak’ın bütünlüğü adına birlikte hareket ediyorlar. Onlar arasındaki bu birliktelikten dolayı El Maliki hükümeti ve Araplar Amerikan askerlerinin Irak’tan bir an evvel çekip gitmesini istiyorlar. Araplar aynı zamanda – hem Sünniler hem de Şiiler – Barzani’ye diş biliyorlar. Irak’ın bölünmesine ve Kerkük petrollerinin ellerinden çıkıp gitmesine izin vermeyeceklerini her vesile ile ifade ediyorlar. Barzani şunu bilmeli ki, Irak üçe bölünebilirdi; ama ikiye bölünemez. Amerika yakında kendisini satışa çıkarırsa hiç şaşırmam. Öyle bir senaryoda Bulgaristan’dan aldığı hafif silahlar, kendisine diş bileyen Araplara karşı yeterince etkili olur mu? Göreceğiz…
Bir yanıt yazın