12 Kasım’da Yunanistan’ın ana muhalefet partisi PASOK’un baş iletişim danışmanlarından Grigoris Valyanatos partisinden ihraç edildi.
Valyanatos’un ihraç nedeni ise Yunanistan’ın Makedon azınlığa ve Makedonya Cumhuriyeti’ne yönelik politikasını Extra Channel’ın haber bülteninde alenen eleştirmesi olarak gösterilmekde.
PASOK Partisi Başkanı Yorgos Papandreu’nun eski danışmanlarından biri olan Valyanatos, kendisine yöneltilen bir soru üzerine Yunanistan’ın Makedonya’nın ismini değiştirmek yerine anayasada belirtildiği gibi tanımasını ve Yunanistan’ın ülkesindeki etnik Makedon azınlık ile uzlaşmaya varması gerektiğini ifade etti. Tüm bu ifadenin kişisel görüşü olduğunu PASOK’un resmi görüşünü belirtmediğini özellikle belirten Valyanatos, PASOK’tan ihraç edildi. Basın açıklamasında PASOK, Valyanatos’un dış politika konularında yaptığı açıklamanın ardından etik anlayışının bir gereği olarak PASOK’un Valyanatos ile iş ilişkisini sonlandırdığını ilan etti.
Yunan Helsinki Monitor’un Yönetim Kurulu Başkanı olan Valyanatos’un görevinden ihraç edilmesi üzerine basın açıklaması yapan Yunan Helsinki Monitor, PASOK Başkanı Yorgos Papandreu’yu populizm, oto sansür ve siyasi tutarsızlık ile suçluyor. Papandreu, Valyanatos’un Yunanistan’daki Makedonlar ve Makedonya ile ilgili kişisel görüşünü yakından bilen insanların başında geliyor. Papandreu, Valyanatos’un Yunanistan’daki azınlıklar hakkında tartışmalı öneriler içeren kitabı “Akatallilo“(Uygunsuz) adlı kitabını kişisel internet sayfasında tavsiye etmişti. Dolayısıyla, Valyanatos’un görüşlerini yakınen bilen Papandreu’nun Valyanatos’u partiden ihraç etmesi siyasi çıkar hesaplarının bir sonucu olarak değerlendiriliyor.
Habipoğlu: Yunanistan’da azınlıklar konusu tabu olmaktan kurtarılmalıdır
Konu ile ilgili açıklama yapan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, “1999 yılında Batı Trakya Türk Azınlığı’nın kendi etnik kimliklerini ifade edebilmeleri gerektiğini savunan Grigoris Valyanatos’un Yunanistan’da yaşayan etnik Makedon azınlık hakkındaki kişisel görüşü nedeniyle görevinden ve partiden ihraç edilmesi olayı Yunanistan’da etnik azınlıklar konusunun tabu bir konu olduğunu açıkça göstermektedir. Yunanistan’ın azınlıkları ile barışma zamanı çoktan gelmiştir. Batı Trakya Türk Azınlığı ve Makedon azınlık başta olmak üzere Yunanistan’ın kültürel zenginliğinin bir parçası olarak kabul edilmesi gereken etnik azınlıkları ülkenin birliği için asla tehdit oluşturmazlar. Yaklaşık otuz yıldır Avrupa Birliği üyesi olan ve demokrasinin beşiği sayılan bir ülkede tabu konular olamaz, olmamalıdır. Aksi takdirde o ülkede demokrasinin varlığından ve işleyişinden şüphe etmek gerekir. Yunan devleti ve hükümeti ile siyasette varlık gösteren tüm partileri bu gerçek ile yüzleşmeye davet ederiz” şeklinde konuştu.
ABHaber, 14-11-2008 19.50 (TSİ)
Yazıları posta kutunda oku