From: Tat, Nuri [[email protected]]
Herkes eskiden dem vuruyor. Anilarini, tecrubelerini anlatiyor. Kervana ben de katilayim dedim.
(Asagidaki yazi birseylerin acilen degismesi gerektigi yonundeki guclu istegimden dolayi yazilmistir ve tarihi gerceklerle birlikte gelecege yonelik kisisel tahminlerimi de icermektedir. )
Asagidaki hikaye tahminen 2020 yilinda ogluma anlatiyor olabilecegim hikayedir:
2008 yilinin son aylari idi. Sen henuz 2 yasinda idin, kardesin ise 6 aylik sirin mi sirin bir bebek. Allah’ in lutfumudur nedir, her ikinizde geceleri en az bes defa aglayarak uyanir, Annen ve beni gece uykusundan mahrum birakirdiniz. Islerim cok yogundu o aralar. Santiyenin daha biri bitmeden oburune tayin oluyor, sabah 6 da ise basliyordum. Bazen nefes almak bile zordu isin gucun, aile islerinin kosturusundan. Devam ettigim yuksek lisansimi bir sene icinde bitirmeye karar vermis, bu sebeple fazla ders almaya baslamistim. Bu, o zaman icin yanlis bir karardi. Tabii ki bunu ancak simdi anlayabiliyorum. Okul, bardagi tasiran son damla oluyordu bu yogunlugun uzerine ve bir yerlerden birseyler patlak veriyordu zaman zaman.
Obama daha yeni baskan secilmisti. Amerika’ nin ilk beyaz olmayan baskani idi. Umit ve degisim vaad etmisti tum Amerikan halkina. Ve sozunu daha o zamanlardan tutacaga benziyordu. Amerikan halki, 1930′ lu yillarin “buyuk cokus” ununden de daha vahim olan bir ekonomik buhran altinda inim inim inliyordu. 2009 ve 2010′ un daha da kotu olacaginindan ise henuz kimse bahsetmiyordu. Umit ve degisim sozcukleri kliselesmisti adeta tum Amerikan halki icin.
Obama birilerine daha umit vaad etmisti. Kime mi? Senin de tahmin etigin gibi ermeni asilli Amerikalilara.
Yigidi oldur hakkini ver demis atalarimiz, ne yalan soyleyeyim onlar bizden cok daha akilli davranmislardi secim oncesinde. Secim yatirimlarini iyi yapmis, hemen hepsi yerel milletvekilleriyle gorusmus ve secildikleri takdirde malum yasa tasarisina destek vereceklerine dair sozlerini almislardi. Hangi tasari mi? Sozde ermeni soykirimini resmen yasama tasarisi olan H. Res. 106. (Ama sakin bunu “sozde” diye niteleme okulda, ve kimseye soyleme cunku senin de cok iyi bildigin gibi ermeni soykirimini inkar etmek uzun yillar once, yanlis hatirlamiyorsam 2013 senesinde yasaklanmisti. Yani inkar eden kisiler para ve hapis cezasina carptiriliyorlar.)
Peki biz Turkler ne mi yapiyorduk o sirada. Gercekleri neden mi haykirmadik milletvekillerinin yuzune? Neden mi bir “1921 tarihli Near East Relief Raporunu, (1)yani ermenilerin tum iddialarini yalanlayan raporu olsun milletvekilelerinin suratlarina carpmadik? Neden mi sayimiz yarim milyon oldugu halde bir Kenyalilar kadar olamadik? Harcamamiz gereken tek sey biraz zamandi. Kitapsa kitap, makale ise makale hepsi vardi elimizin altinda (3). Biraz zaman ayirip vekillerimizle gorusmeliydik. Iste buydu yapmamiz gereken en onemli ve en etkili savunma. Ve en acisi bunun icin harcanacak para bugun bir Starbucks ta ogle yemegine harcayacagin paradan da daha azdi.
Evlat….Bilemiyorum… Belki de hepimiz “yalancinin mumunun yatsiya kadar yanacagina inanmistik. Boyle egitilmistik. Belki bazilarimiz usenmisti, bes dakikasini harcayip milletvekilini aramak icin. Zamanin yeniligi olan sanal obeklerde yaziyordu cogumuz. Eskiye dair hikayelerini anlatiyor, 10 bin kilometre oteden Turkiyemizin asirlik sorunlarini cozmeye soyunuyor, uzun uzun yazisiyorlardi. O yazilari bir gormeliydin. Lafla peynir filolari yurutuluyor, tartismalar hararetle devam ediyordu. Ama nedense cogunluk yaklasan tehlikenin farkinda degildi. Yine cogunluk o sanal tartismalara harcadigi zamanin onda birini harcayip vekilini aramayi dusunmemisti.
O siralar Ergun amcanin cok hosuma giden bir benzetmesi olmustu. “Siz bu dünyada turist misiniz” diye yakinmisti bizlere. “Amerika’da suya sabuna dokunmadan oturmak bu ülkeyi anlamamaktır, buranın hakkını vermemektir” demisti(2). Meger ne kadar hakliymis. Yalancinin mumunun kendiliginden sonmeyecegini cok aci bir tecrubeyle ogrenmis olmustuk.
Adeta bir emekli kiraathanesine benzeyen yazisma ortamlarinda bulunmak beni kahrediyordu. Adeta “herkese benden bir cay, demli olsun. Icinde uyanin” demek geliyordu icimden. Bir sure dayanmis ve uyeligimi sonlandirmaya karar vermistim.
Iste hersey 2009 yilinin ilk aylarinda o yasanin gecmesi ile cig gibi uzerimize inmisti. Tehlikenin farkina varan herkes nihayetinde harekete gecmis insan ustu gayret verdiyse de cok gec kalindigi icin gayretlerimiz bosa cikmisti. Baban da tipki digerleri gibi is-guc ile mesguliyetten ihmal etmisti bu konuda calismayi.
H. Res. 106′ yi sozde soykirimin inkarinin halk arasinda yasaklanmasi yasasi takip etti. Ardindan buyuk kucuk onlarca ulke Amerika’yi takip ederek benzeri tasarilari meclislerinden gecirdiler. Ardindan senin de bildigin gibi halen devam etmekte olan, uluslararasi mahkemelerdeki toprak davalari…
Iste evlat, neden biricik ulkemize kesin donus yaptigimizin cevabi… Dogrularin konusulmasinin yasak oldugu bir ulkede daha fazla kalamazdik. Alnimiza vurulan o kara leke ile yasayamazdik. Donerek iyi de etmisiz sanirim evlat, yoksa oralarda daha cok didinir dururduk. Bak burada kendi ulkemize faydamiz dokunuyor.
Oglum, sen sen ol, kendi kaderini baskalarinin eline sakin birakma ! Sessizlik, haksizlik olarak algilanir gunumuz dunyasinda.
(1) Near East Relief Raport submitted to 62 th congress. Dated December 31, 1921. (for reference see: ) Unearthed by SS Aya)
(2)
(3) Get in touch w/me for all your material needs of any kind.
Bir yanıt yazın