Ağustos 2008 |
||
|
||
|
||
|
||
Hürriyet |
||
|
||
Sabancı Holding’in tekstil sektöründeki devi Bossa, otomotiv yan sanayi şirketi Akkardan’a satıldı. Geçen hafta satışa çıkarılan Bossa’daki yüzde 50.12 oranındaki Hacı Ömer Sabancı Holding hissesinin 76.4 milyon dolar karşılığında Akkardan Sanayi ve Ticaret A.Ş’ye hisse devir anlaşması imzalandı. Anlaşma Borsa’ya gönderilen açıklama ile kamuoyuna duyuruldu. Sabancı Holding’den İMKB’ye gönderilen açıklamada, Bossa şirketinin değerinin pazarlıkla belirlendiği, 10 milyon dolarının hisse satış anlaşmasının imzalandığı tarihte, kalan 66.4 milyon doların da izinler alındıktan sonra kapanış günü tahsil edildiği kaydedildi. AKKARDAN KİMDİR? Bossa’yı Sabancı Holding’den satın alan Akkardan Sanayi’nin sahibi Filiz Bakır ile metal sektöründe faaliyet gösteren ve aynı zamanda Banvit’in ortakları arasında yer alan Faruk Ebubekir. Otomotiv yan sanayi sektöründe faaliyet gösteren Akkardan’ı da beş yıl önce Sabancı’dan alan Ebubekir’in tekstilde herhangi bir deneyimi bulunmuyor. Üretim ve dizayn konusunda 30 yılı aşkın bir deneyime sahip olan Akkardan, Ford Otosan, Mercedes Benz, Otokar, Otoyol, Anadolu Isuzu ve BMC gibi hafif ve ağır ticari araç üreticileri için kardan milleri ve direksiyon şaftları üretiyor. SABANCI GRUBU’NUN İLK ŞİRKETLERİNDENDİ Sabancı Holding’in temelini atan Hacı Ömer Sabancı’nın Kayseri’den yaya olarak Adana’ya geçmesinin ardından kurduğu ilk şirketlerden olan Bossa, 1951 yılında faaliyete geçmişti. 1.1 milyon metrekare alana yayılmış toplam dört üretim tesisi ve 2 bin 800 personeliyle Türkiye’nin en büyük entegre tekstil kuruluşlarından biri olan Bossa, 2007 yılını 253 milyon dolar ciro ve 21 milyon YTL net kâr ile kapatan Bossa, borsada işlem gören tekstil şirketleri arasından en kârlı olanlardan birisi konumunda bulunuyor. BOSSA, Sabancı Holding’in şirketlerinden biri olarak ailenin gözünde sadece ticari bir değere sahip değil. Sakıp Sabancı, 1955 yılında Bossa Un Fabrikası’nın genel müdürlük görevinden sonra Bossa Tekstil Fabrikası’nda genel müdür yardımcısı olarak çalışmaya başlamıştı. Sakıp Sabancı, teyzesinin kızı Türkan Civelek ile Bossa fabrikasının bahçesinde yapılan bir düğün töreniyle 1957 yılında evlenmişti. Kárlı, pırıl pırıl şirketi satışa çıkardık SABANCI Holding’in odaklanacağı 5 sektör arasında yer almayan tekstil, artık holdingin internet sitesinde de yer almıyor. Bossa ve Yünsa Hakan Akbaş’ın başkanlık yaptığı Sabancı Holding Strateji Grubu’na bağlandı. Hakan Akbaş, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, “Sabancı’nın odaklanacağı 5 sektörden biri tekstil değil. Önceki gün ABN AMRO’yu görevlendirdik. Bossa’nın değerini piyasa ve talipler belirleyecek. Tekstildeki iki şirketimiz de kárlı ve pırıl pırıl. Belirlediğimiz strateji gereği satıyoruz” demişti. 60 kadar ülkeye doğrudan ihracatı var BOSSA’nın direkt ihracat yaptığı 60 kadar ülke bulunuyor. Şirketin ihracat yaptığı ülkeler şöyle: İtalya, İngiltere, Danimarka, İspanya, Avusturya, Güney Kore, Fas, ABD, Kanada, Kamboçya, Tunus, İsrail, Yunanistan, Romanya, Yugoslavya, Polonya, Endonezya, Fransa, Hollanda, Belçika, Tayvan, Litvanya, Hong Kong, İsviçre, Almanya, Çek Cumhuriyeti, Japonya, Malta, Makedonya, Portekiz, Çin, Avustralya, Mısır, Kuzey İrlanda, İsveç, Macaristan, Filipinler, Slovakya, Malezya, Suudi Arabistan, Meksika, Bulgaristan, Kıbrıs, Hindistan, Tayland, Sri Lanka, Arjantin, Singapur, Güney Afrika, Lübnan, İrlanda Cumhuriyeti, Ukrayna, Vietnam. 2007 cirosu 253 milyon dolar Dış giyim, gömleklik ve denim-spor giyim olmak üzere üç ana üretim grubuna sahip olan Bossa, 1951 yılında kuruldu. Yıllık 84.5 milyon metre terbiye üretim kapasitesi ile Bossa; iplik, dokuma, boyama ve terbiye prosesleriyle pazara yüksek kalitede mamul kumaş sunuyor. 2007 yılında denim ve spor giyim, dış giyim ve gömleklik kumaş üretimi toplam 59.5 milyon metreye ulaştı. Şirket 2007’de 253 milyon ciro elde etti ve toplam 9.2 milyon dolar yatırım yaptı. Son 5 yılda yapılan yatırımlar toplamı ise 100 milyon doları buluyor. 2007 yılında elde ettiği 21 milyon YTL kár ile Bossa, borsada işlem gören en kárlı tekstil şirketi oldu. Bossa, 2006 yılı sonunda devlet destekli marka teşvik programı Turquality kapsamına alındı. |
—
Turkey’s Sabanci sells stake in textile firm
ISTANBUL, Aug 5 (Reuters) – Turkish conglomerate Sabanci Holding SAHOL.IS said on Tuesday it had sold its majority stake in its textile firm Bossa BOSSA.IS to a Turkish manufacturing company for $76.43 million.
Akkardan, a Turkish manufacturer of equipment for commercial vehicles, has purchased 50.12 percent stake in Bossa, which has four production plants and employs 2,800 people.
Shares in Bossa and Sabanci resumed trade in the second session at 1100 GMT. Shares in Bossa fell 10.26 percent on the news to 1.40 lira while Sabanci was down 0.84 percent at 5.90 lira.
Bossa had sales of $252.8 million in 2007.
Shares in the two firms had been suspended for the first session due to a news report about a possible sale of Sabanci-controlled Bossa. (Editing by Paul Bolding)
YORUMLAR:
Bossa yıllardır bitikti zaten..
Fazla ayrıntıya girmek, bu kısıtlı ortamda mümkün değil !!
Yakında SASA, YÜNSA da gider..
Akbank’a Citi’yi ortak aldılar, Citi tarihinin zararını açıkladı, Mortgage dolayısıyla !
İşin ilginci Citi’nin zora girdiğini bile, bile ortak oldular..
Sabancı merkezini İstanbul’a taşıyıp Adana’ya kuruş vergi, katmadeğer ödememe yolunu seçti yıllardır.
Adana‘yı soydu, kaçtı Adana’dan.
Adana Asri Mezarlığından da İst. Zincirlikuyu’ya taşıdılar ölülerini..
Yöre zenginlerinin, kanını emdiği yörelerinden göçle tüymesi İstanbul’u da, Anadolu’yu da mahvetti..
Sabancı’nın Genel Merkezini Adana’dan İstanbul’a taşıyan,Holding gn. md.’ü yaptığı turgut özal.
Adana’daki işletmeleri İst.dan yönetemicekleri belliydi..
turgut’un tezgâhına geldiler..
bu turgut bulaştığı her yeri mahvetti..
abd’ye gidene kadar bu adamda ne prestij ne bişey yoktu..
Biriler bunu abd’de başımıza bela etme kurgusu yaptı, kesin.
Herkes uyudu o dönemde !
Bossa’yı Celâl Bayar kurdurdu.
Tüm teknik elemanlarını Sümerbank Nazilli Basma’dan buraya aktardı..
Bu elemanlar Nazilli Basma’nın Sovyetlerde eğitilmiş elemanlarıydı genelde..
Celâl Bayar, Adana’da Sabancılar’ın Oteli Erciyes Palas Otelinde, Adanalı tüccarlara
sanayiye girmeye adeta emreden bir konuşma yaptı..
Bu işte yani sanayiye tüccarları zorla sokmakta Atatürk’ü birebir taklit etti Celal Bayar ;
Adana’da, 1923’de, Atatürk okuma yazması olmayan parababası Nuri’yi (Nuri Has , Kadir Has’ın babası !! )
Milli Mensucat’a zorla ortak ettirmiş,fabrikanın sermaye bulmasını sağlamıştı !!
Celal Bayar ; BİRLEŞİN, ORTAK OLUN,SANAYİ SAHASINA ATILIN emrini verdi Adanalı tüccarlara.
Bu emrin baş harfleri kurulacak fabrikanın ismi olarak belirlendi !! -BOSSA-
Bugün satılan Bossa, Celal Bayar’ın yanlış adamları Devlet eliyle
zengin ettiğini, o günlerde, safiyane ama iyi niyetle, kediye ciğer emanet edildiğini
gösteriyor !!
Burhan
—– Original Message —–
Değerli Burhan Savaş
“ Bugün satılan Bossa, Celal Bayar’ın yanlış adamları Devlet eliyle zengin ettiğini, o günlerde, safiyane ama iyi niyetle, kediye ciğer emanet edildiğini gösteriyor !!”
sözünüz üzerinde yeniden düşünmenizi tavsiye ediyorum. Bununla kastım, Celal Bayar’ı aklamaya çalışan yaklaşımınız, devlet eliyle adam zengin etme düşüncesini doğru bulup meseleyi zengin edilecek doğru kişileri bulmak olarak koyan yaklaşımınızdır.
Sağladığınız bilgilerden oldukça yararlanıyoruz. Ama yazınızı öyle bir çıkarsama ile bitirmişsiniz ki, futbol deyimiyle, onca güzel çalımdan sonra topu avuta bile değil taça göndermişsiniz izlenimi uyandı ben de.
Sevgilerimle, Kemal Şimşek
—– Original Message —–
From: BURHAN SAVAŞ
Değerli Kemal Bey,
Avrupa’da, Japonya’da, Amerika’da bizimkilerle birebir sanayiye kişisel girişimci
yönlendirme olayı var..
Milli Mensucat olayı da bir Devlet eliyle sanayici yaratma olayıdır.
Bu kez yaratan Atatürk’tür..
Milli Mensucat olayında Atatürk, parababası Nuri Has’a ciğeri teslim emtedi safiyane !
Ne yaptı ?
Çok güvendiğiAdana Milletvekilini, milletvekilliğinden istifa ettirip Milli Mensucat’ın
başına koydu..
Cemile’de Orhan Kemal, Nuri’nin ( tabii takma adla ! ) dümenlerini anlatır..
Adana Sanayi tarihinin arka yüzünü bilmiyenler o romanı Nuriye- Orhan romanı sanır..
Cemile, Devlet’in adam gibi adamlarla sanayiyi en içinden denetlemesi gerektiği
nin harika hikâyesidir..
Nuri o fabrikada denetlendiği için, Milli Mensucat onlarca yıl sıfır tekstil üreteni,
Türkiye’de, onlarca milyon metrekare tekstil üreterek Cumhuriyet’in ve halkın
dışarıya bağımlılığını önledi. Pekçok yahudi-ingiliz ithalatçıyı iflas ettirdi !!
Alman Devleti adam gibi adam olan Siemens’in 4 kurucu elektrik müh. kardeşi
yıllarca desteklemese bugün Siemens olabilir miydi ?
Bugünlerde rüşvet soruşturması yaptıkları Siemens’in mallarını kendileri
elçileri ile sattılar tüm Dünya’da Almanlar, şirket zora girdiğinde.
Halâ öyle bu ülkelerde, çok zor batar, satılır Sanayi şirketleri…
Audi olabilir miydi ? Audi 4 iflas etmiş otomobil firmasını Alman Devleti’nin zorla
birleştirip Devlet eliyle yarattığı özel şirket..
Vurguladığım ana tema ; Devlet adamlarının, millet adına ülkeyi yönetirken
öngörünün, zekânın, pratik zekânın ne kadar önemli olduğu..
Ben bu konularda çok vurguladım..
Devlet 1950’den sonra ayağına kurşun sıkmış sürekli..
Gerçek iş üreten yaratan yetenekleri, uzmanları değil
kurnaz tüccar tiplere sanayiyi teslim etmiş..
Bunlar Türk Sanayisi olayını yaratamadılar..
Bunlar alman’ın, amerikalı’nın, japon’un taşeronu
olmanın ötesine geçemediler..
Büyük ! holdinglerin bugün düştüğü durum Celal Bayarlar’ın, Süleyman Demireller’in,
Turgut Özallar’ın v.s’lerin Alman v.s meslektaşlarının yanında nasıl rezil
olduklarını görüyoruz.
Bu aileler güya sanayici, ama kaç mühendis aile bireyi var bunlarda !
Bunlar futbol takımı yönetimine meraklı bir acaip sanayici !!
Olay Sosyalizm, Kapitalizm değil..
Sosyalizm de olsa, biz rezil edecektik sanayi olayını gibime geliyor..
Ama, hiç olmazsa niye başarısızız onu kesin biliyoruz..
Sabancılar, Koçlar sanayi olayında Türkiye’yi rezil ettiler..
Adam gibi adam sanayicileri de sözüm ona Devlet adamları
rezil etti, tüm sanayi alanlarında..
Konuya yine döneriz ilerde..
Sevgiler
Burhan
NOT: Orhan Kemâl’in Cemile isimli öykü romanındaki iplikhane işçisi
Göçmen kızı Cemile’nin gerçek yaşamdaki ismi Nuriye..
Orhan Kemâl’in geçen yıl ölen biricik aşkı karısı yani !
Nuriye- Orhan deyimi yanlış anlaşılmasın !